Müzik Eğitiminde Yap-Boz’lara, Deneme Tahtacılığına Devam… Ayhan Sarı


Toplam Okunma: 4347 | En Son Okunma: 25.04.2024 - 07:08
Kategori: Haberler, Toplum ve Müzik, Yazarlarımız: A.Sarı

Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni uygulamasıyla müzik, resim ve beden eğitimi dersleri karşı karşıya getiriliyor. Ortaöğretimde beden eğitimi, resim ve müzik dersleri seçmeli hale getirilerek, ders saatleri azaltılıyor… İlk ve ortaöğretim öğrencilerimizin eğitiminde müzik açısından yıllar yılı bir kaos ve bozukluğun yaşanmakta olduğu görmesine görülür ama cılız ve de etkisiz, sadece görüntüsel bir iki ses dışında dillenmezdi. Hala da öyle… Oysa durum konunun birkaç basit maddeye indirgenmesi ve uygulanmasından başka bir şey değildi.

Müzik, hayatımızın her anında duyduğumuz, duygulandığımız, hissettiğimiz kültür-sanat türü. Hatta diğer güzel sanat dalları içinde zaman mekan atmosferi zorunluluğuna ihtiyaç duymadan paylaşılıveren tek sanat dalı. Hayatımızın bu denli içinde olan müziğin eğitiminin sadece geleneksel anlamda bir öğretim sürecine bırakılması, dar sosyal yaşam içinde sürdürülebilir gelenek şeklinde açıklanabilirken -büyüklerimiz tarafından! “yerelden ulusala, ulusaldan uluslararasına”- şeklinde dillendirilen amacın -bırakın uygulamasını- hala sorgulanma aşamasında olduğu gözlenmektedir. Ne menem bir süreç ve de öncesiymiş ki aşa aşa bitirilemedi. Her aşışta mutlaka bir geri kalış çıktı. Yapa boza gelişeceğine inanılan bir öğretim sistemi her yıl birçok yeni kurbanlar verdi…

Öğrenciler 1973′den beri blok flüt düttürüsü ile çalgı çalmaya, müzik eğitimi almaya boşuna uğraşıp durdular..
Sevgili müzik öğretmenlerimiz Türkiye müzik-kültür-eğitim vs’sinin idealinden çoktan göçüp gittiler…

Yıllar yılı öncesi, yani Milli Eğitim Bakanlığı kurulduğundan bu yana devlet eğitiminin türlü kademelerindeki uygulamalar –sanki dünyada tek eğitim gören sadece bizim çocuklarımız imiş gibi- nerdeyse her yıl değiştirilir hale gelmiştir.

İlköğretim öğrencilerimizin eğitiminde müzik açısından yıllar yılı kaos ve bozukluk yaşanmakta olduğunu göre göre kanıksar hale geldik.  Çünkü ilgili sivil toplum kuruluşlarının çalışma şekilleri sanki -millet iş üstünde görsün görüntüsü girişiminden başka- seslerini duyurma değil de duyurmama, etkili olmama üzerine kurulu idi. Oysa durum konunun birkaç basit maddeye indirgenmesinden başka bir şey değildi.

Nedir bu kişi müzik gelişim maddeleri?
Sınıftaki her öğrencinin müzik yeteneği olması diye bir beklenti hiçbir zaman olmamıştır.
O halde: Müzik kulağı olanlar, müzik kulağı olmayanlar, çalgı çalma yeteneği olanlar ile müziğin kültür/repertuar boyutuna ilgi duyanlar şeklinde basit bir sınıflamanın kültürel eğitim hayatımıza geçirilmesi gerekirken, tüm bunların daha başta yok sayılıp tüm öğrencilerin aynı kefede değerlendirilmesi, daha doğrusu değerlendirilmemesi birçok kültür/sanat değerimizin işin daha başında yitip gitmesine sebeb olmaktadır.

Oysa orta öğrenim müzik eğitiminde öğrenciler şu ana başlıklar altında toplanabilir…
1- Müzik kulağı olanlar
2- Müzik kulağı olmayıp da müziğe meraklı olanlar
3- Müzik kulağı olup da çalgı öğrenme yeteneği/isteği olmayanlar.
4- Öğrencilerin hayatı süresince eş-dost toplantısında birlikte söyleyebilecekleri bir repertuarı öğrenmeleri.
5- Müzik yeteneği olmayan öğrenci ayrıştırılarak -nota, flüt vs öğretilmeye çalışılması yerine- müzik alanında genel kültür düzeyinin, repertuar bilgisinin arttırılması.

Tüm bu sınıflamaların uygulamasında biri müziğe yetenekli öğrenciler, diğeri kültürel müzik için olmak üzere iki ayrı müzik çalışma sınıfı/salonu ve iki müzik öğretmeni asgari eğitim için yeterli gelecektir.

Bu yazıya konu olan uygulamada yapıldığı gibi Cumhuriyet tarihimiz boyunca müzik, resim ve beden eğitimi dersleri bu denli karşı karşıya getirilmemiş öğrenciye hepsi birlikte verilmiştir. Avrupa’da, diğer gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde de uygulama bu yöndedir.

MEB Ortaöğretim Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Etem Yaman,
“Bir eğitimci olarak liselerde müzik, resim ve beden eğitimi dersinin her birinin ortak dersler içinde gerekli olduğuna inandığını, mevcut program içinde bunun uygulanabileceğini”
“Müzik, resim ve beden eğitimi derslerinin genel eğitim sistemi içinde her bir öğrencinin kendi yeteneği dikkate alınarak verilebileceğini”
“Kendisinin lise öğrencisi iken beden eğitimi dersinin yanında seçmeli müzik dersini de aldığını”
“Müzik, resim ve beden eğitimi derslerinden birinin seçilmesi istendiğinde beden eğitimi dersinin ön plana çıktığını, bu durumun resim ve müzik derslerini zor duruma düşürdüğünü, kendilerine de bu konuda birçok yakınma ulaştığını”
“bu üç dersten birinin belirlenmesinde okul yönetimlerinin kimseye sormadan karar veremeyeceğini, derslerin seçilebilmesi için 12 kişinin zorunlu olmadığını (12 sayısının alan belirlemeyle ilgili başka bir konuda dikkate alınacağını), müzik resim veya beden eğitimi derslerinden herhangi birini bir kişi seçmiş olsa dahi o dersin açılması gerektiğini”,
“Kararın nasıl uygulanacağı konusunda bir iki hafta içinde okullara açıklayıcı bir genelgenin gönderileceğini”
söyleyen Yaman sözlerinin sonunda:
“MÜZED’DEN KENDİLERİNE GELEN ÖNERİLERİ DİKKATLE İNCELEYECEKLERİNİ, ÖĞRETİM YILI SONUNDA UYGULAMANIN BİR DEĞERLENDİRMESİNİN YAPILARAK KONUNUN GÖZDEN GEÇİRİLECEĞİ” değerlendirmesini yaptı.

Görülmektedir ki öğrencilerimiz üzerinde yap-boz ve deneme tahtası uygulaması maalesef hala devam etmektedir…

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

BASINDAN İLGİLİ HABERLER:
ANKARA (ANKA) - CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, ortaöğretimde beden eğitimi, resim ve müzik derslerinin seçmeli hale getirilerek, ders saatlerinin azaltılmasının Anayasanın 59. maddesini ihlal ettiğini savunarak, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’ya yeni düzenlemenin tasarruf amacıyla yapılıp yapılmadığını sordu.
CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, ortaöğretimde beden eğitimi, resim ve müzik derslerinin seçmeli hale getirilerek, ders saatlerinin azaltılmasını Meclis gündemine taşıdı.
CHP Kırklareli Milletvekili Dibek Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun yazılı yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesinde bakanlığın söz konusu uygulamasının çok sayıda beden eğitimi, müzik ve resim öğretmeninin norm kadro fazlası olmasına neden olduğunu belirtti. Dibek Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’ya şu soruları yöneltti:

“Bakanlık bu düzenlemeyi tasarruf amacı ile mi yapmıştır? Başka bir tasarruf olanağı yok mudur ki; bakanlığınız geleceğimiz olan çocuklarımızın eğitimi ile ilgili bir konuda tasarruf yapmaktadır?

Yeni uygulama ile ders veremez duruma gelecek olan beden eğitimi, müzik ve resim öğretmenleri nasıl istihdam edilecektir? Norm fazlası olan bu branş öğretmenleri için bakanlığınız bir düzenleme yapacak mıdır?

Haftalık ders çizelgelerinde yapılan değişik ile yeni mezun olan bu üç branşın öğretmenlerinin devlette öğretmenlik yapma şansları kalmamıştır. Bu durum ülkemizdeki zaten çok yüksek seviyede olan üniversite mezunu işsizler sayısının daha da artmasına neden olmayacak mıdır?

Anayasamızın 59. maddesinde belirtildiği gibi “Devlet her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve ruh sağlığını geliştirici tedbirleri alır, sporun kitlelere yayılmasını teşvik eder’ ilkesi bu yeni düzenleme ile açıkça ihlal edilmemekte midir? Sınav stresi ile okul, dershane kıskacındaki öğrencilerin tek nefes alabildiği bu branş derslerinin haftada bir saate indirilmesi öğrencilerin psikolojisini olumsuz etkilemeyecek midir?

İlk ve orta öğretimde neredeyse beden eğitim derslerinin bulunmadığı bir ülkenin olimpiyatlarda ev sahibi olmak için adaylık başvurularının ciddiye alınması mümkün müdür?” (ANKA)(GO/BÜN)(1)
____________________________________
(1)http://www.haberx.com/Gundem-Haberleri/Ekim-2009/CHPLI-DIBEK-BEDEN-EGITIMI-RESIM-VE-MUZIK-DERS-SAATLERININ-AZALTILMASINI-MECLISE-TASIDI.aspx

* * * * * * * * * * * * * * * * * *

Okulların sesini kısan, resmini karartan kim?.. Fatih Çekirge

MİLLİ Eğitim Bakanlığı bir türlü anlam veremediğim saçma sapan bir karar aldı. Okullarda beden, resim ve müzik derslerini haftada bir saate düşüyor… Kim yapıyor bunu? Neden yapıyor? Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu böyle bir kararın altına nasıl imza atıyor?
Şu hale bir bakın. Dünya eğitimde, çocukların yeteneklerini ayırmaya ve geliştirmeye yönelirken Türkiye yalnızca “matematik ve fizik kafalı” çocuklara yöneliyor. Nedir şimdi bu?

Küçük yaşta bir çocuğun müzik yeteneğini nasıl anlayacağız? Kim bulacak o besteciyi? Ya da bir ressamı kim keşfedecek? Bırakın besteciyi, ressamı, dünyayı renkler ve seslerle algılamayan bir çocuk ne yapabilir?

Müzik dersinin o “aylak” saatleri, beden dersinin o “özgür ritmi” ve resim dersinin o “kağıt karşısındaki düşünme süresi” aslında çocuk için bir “nefes alma”dır…

Bir ruh teneffüsüdür…

O aylak saatler aslında çocuğun özgürce serpildiği saatlerdir… Sesler, renkler işte o zaman vardır… O sesleri o renkleri nasıl alıyorsunuz çocuklardan? İşte şimdi burada müzik dersinde tahtaya kalkmış bütün çocuklar adına bekliyorum:

Nimet Çubukçu makul bir insandır… Hatayı görürse dönmesini bilir…

Elimde tebeşir o kararı bekliyorum.(2)
________________________________
(2) http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/12720794.asp?yazarid=174&gid=61&hid=12721329

* * * * * * * * * * * * * * * * * *

Son durum şöyle idi:

“MEB, yeni düzenlemeyle Resim, Müzik ve Beden Eğitimi derslerinin ağırlığını da artırdı. Beden Eğitimi, Resim ve Müzik dersleri tüm liselerde “Seçmeli zorunlu ders” oldu. Eski düzenlemede Beden Eğitimi dersi sadece lise 1. sınıfta zorunlu olarak haftada 2 saat okutuluyordu. Resim ve Müzik dersleri ise seçmeliydi..Yeni çizelgeye göre lise 1. sınıfta öğrenciler Resim, Müzik ve Beden Eğitimi derslerinden birini “Zorunlu” olarak seçip haftada 2 saat okuyacaklar. Öğrenci seçtiği bu dersi üst sınıflarda da haftada 1′er saat görecek.
Düzenleme, bu eğitim-öğretim yılında (2009-2010) uygulanmaya başlanacak.
Bu durumda 9.sınıfta hangi ders seçildiyse 10,11,12. sınıflarda da o ders görülecek..”

Düzeltilen uygulama ise şöyle:

“Beden Eğitimi, Resim ve Müzik ders saatlerine ilişkin olarak yapılan yeni düzenlemeyle ilgili aşağıdaki açıklamayı kamuoyunun bilgisine sunarız.

Beden Eğitimi, Müzik ve Resim derslerinin haftalık ders saatleri 16.10.2009

tarihi itibariyle yeniden düzenlenmiştir. Buna göre üç dersten birini, ortaöğretim kurumlarındaki öğrenciler 9. sınıflarda 2 saat; 10, 11 ve 12. sınıflarda ise 1 saat zorunlu olarak seçmek durumundadır. Öğrenciler istekleri doğrultusunda 10, 11 ve 12. sınıflarda seçmeli dersler arasından örneğin Beden Eğitimi dersini seçtiğinde ortak dersle birlikte 3 saate kadar bu dersi almış olacaktır. Böylece bu derslerin, önceki öğretim yıllarında en fazla sadece 9. sınıfta 2 ders saati zorunlu, diğer sınıflarda sadece seçmeli alınabilme durumları varken yeni düzenlemeyle bütün sınıflarda zorunlu seçmeli; 10, 11 ve 12. sınıflarda ise ayrıca seçmeli durumuna getirilerek ders saati sayısı 3′e çıkarılmıştır.

Bu konuda öğretmenlerimizin, sanatçılarımızın, sporcularımızın ve özellikle öğrenci velilerimizin göstermiş olduğu duyarlılık için teşekkür eder, yukarıdaki bilgiyi kamuoyuyla paylaşırız.

Ayrıntı bilgi için Talim Terbiye Kurulu Başkanlığına ait http://ttkb.meb.gov.tr/ internet adresinden faydalanabilirsiniz.”

Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği




Hoşgeldiniz