İstanbul AKM’nin Her Tamiratta İşlevsizleştirilen Teknik Sistemi Hakkında* …


Toplam Okunma: 4097 | En Son Okunma: 23.04.2024 - 10:25
Kategori: Arabesk Dönüşüm

İstanbul AKM’nin yıkılıp yerine çok daha göz alıcı bir kompleks kültür merkezinin yapılması sözü Belediye Başkanı sayın Kadir Topbaş tarafından verildi. Sözün tutulup-tutulmama konusundaki güvensizliğe önceki yazılarımızda değinmiştik. AKM teknik yapısını iyi bilen Sn. İsmail Aksu mevcut durum hakkındaki detayları şöyle açıklıyor: …Bir sahne uzmanı olarak AKM’nin sahne mekaniğinin, onarıldığı takdirde mükemmel olduğunu, Türkiye’de bir benzeri bulunmadığı gibi Avrupa’nın ve Dünya’nın birçok operalarında bile bu düzeyde sahnenin olmadığını belirtmek istiyorum… Alanında ehil olmayan kişilere yaptırılan her bakım ve tamirat yeni bir eksikliği binanın alt yapısına gömdü…

Bir sahne uzmanı olarak AKM’nin sahne mekaniğinin, onarıldığı takdirde mükemmel olduğunu, Türkiye’de bir benzeri olmadığı gibi Avrupa’nın ve Dünya’nın birçok operalarında bile bu düzeyde sahnenin olmadığını belirtmek gerek. 1960da bu teknoloji gelecek düşünülerek uygulanmış, 1980lere kadar da Alman teknik müdürlerin gözetiminde kullanılmıştır. Ancak, Alman teknik müdür Grohmann ayrıldıktan sonra aynı derecede ne bakım, ne de usulüne uygun kullanım yapılmadı. Sonuçta bakımsızlıktan bu hale geldi.

İstanbul AKM 27 Kasım1970 yangını bile tamamen ihmal yüzünden olmuştur.

O zamanlar görevli olan Alman teknik müdür, bir sahne provası sırasında, yine yangın güvenlik önlemlerini almış, ancak, çelik perdelerin kapalı olmasının prova çalışmalarında zorluk gerekçesi nedeniyle, perdeleri kaldırması istendiğinde, o da buna yangın tehlikesi nedeniyle karşı çıkınca, zorla mekanik sistemin anahtarlarının istenmesine sinirlenerek ”Siz bu binayı yakarsınız bu gidişle” diyerek anahtarları isteyen kişiye fırlatmıştır.

O zaman değil ama, 27 Kasım 1970’de Devlet Tiyatroları’nın temsili akşamı, Arthur Miller’in “Cadı Kazanı” oyunu sırasında, sahne portalının yanındaki projektörlerin perdeleri tutuşturmasıyla başlayan yangın, yağmurlama sisteminin çalışmaması, sahnenin dört yanındaki çelik perdelerin kapanmaması yüzünden yangın tüm salon ve fuayeleri kül etmiştir.

Eğer yağmurlama sistemi çalışmasa bile, çelik perdeler kapanmış olsaydı, yangın sadece sahneye hapsolacak, başka yere sıçramayacaktı.

Bir sigara dumanından bile etkilenip devreye girebilen bir yağmurlama ve çelik perdenin çalıştırılmaması büyük bir sorumsuzluktur. Üstelik, o zaman Topkapı Sarayından özenle getirilip sergilenen Osmanlı Padişahı 4. Murat’a ait eşyaların da yanması çok acıdır.

Bu bina tasarlanırken, opera binası diye düşünülmüş, bir opera binasına ne gerekliyse hepsi çok iyi hesaplanarak tasarlanmıştır.

Anfi şeklinde koro çalışma, bale çalışma, orkestralı ve baleli prova salonları, ensamble ve herbirinde piyanolar mevcut birçok solist çalıma odaları. Marangoz, demir, butafor, bezleme, resim, plastik, terzi, peruka, luthiye ve birçok atölyeleri her şeyi ile bir bütün olarak tasarlanmıştır.

Üstelik bunların hepsinin aynı mekanda olma zorunluluğu vardır.

Kurum sadece sahne değildir. Ayrıca tüm ihtiyaçları karşılayacak yönetim, yönetim yardımcı, teknik personel odaları. Sanatçı soyunma, dinlenme odaları, makyaj odası vs. Sahneden daha geniş boyahane, resimhane adı verilen ve görsel ve plastik tüm artistik çalışmaların yapıldığı, yapılan çalışmaların uzaktan ve yüksekten izlenebilmesine olanak sağlayabilen 3 yanda mevcut galerileri bulunan sanat atölyesi.

Örneğin, dekor sanat üretim atölyesinde üretilen 20-22 m. uzunluğunda ve 12-16m yüksekliğinde bir fon perdesinin sahneye indirilmesi için bile özel fon asansörü mevcuttur.

Bu atölyede bu ölçeklerde yapılan fonlar, alttan ve üstten çıtalanarak, rulo haline getirilip 24 m.ye varan uzunlukta bu asansörle sahneye indirilmektedir. Böyle bir asansörü birçok Avrupa operasında göremezsiniz.

Ayrıca son derece kullanışlı sofitası, sahne galerileri, manuel ve motorlu boruları, sema perdesi, büyük döner sahnesi, herbiri sahnenin büyüklüğünde olmak üzere, biri sahnenin sağında, diğeri solunda, 3.sü de sahne arkasında olmak üzere 2 yan ve bir arka sahneleri vardır.

Sahnenin kendisi de aynı zamanda bir asansör olup, sahnenin altına 10,5m. aşağıya inebilen, 3-4m. de sahnenin üstüne çıkabilen, gerekirse eğimli ve açılı olabilen, herbiri de ayrı ayrı bile çalışabilirler.

Dekor hazırlama atölyelerinde veya depolardan bu asansörlerle, tüm dekorlar getirilip, götürülmektedir.

Oynanacak olan operanın 1. perdesi sahnede kurulu iken, 2. 3. 4. perdeler, oyunun rejisine göre yan, arka veya sahne asansörlerinde hazır bulundurulur. Bu akış gerekirse oyun kesilme zorunluğu olmadan belli bir mizansen içinde seyirciye sunulabilir.

Keza sinema perdesi; ki bunu fazla kullanmadı. Tüm sahneyi her iki yan ve arkayı dolaşabilen ve üzerine projeksiyonla 3 boyutlu görseller olanağı sağlamaktadır.

Ancak kullanım hatalarından kaynaklanan bazı sorunlar yaşandı. Yangından sonra da uzman olmayanlar tarafından yapılan yanlış onarımlar bu sorunları çözeceğine hep arttırdı. Binanın kullanımında birçok sorunlar yaşanmasına neden oldu.

Eksiklikleri çok fazladır: Isıtma, havalandırma, sahne mekanik yenileme, ses, ışık sistemleri vs. yenilenmelidir.

AKM sadece opera binası olarak tasarlandığı halde:sonraları Devlet tiyatrosu, İst. Senf.Ork, Klasik Türk Müziği ve birçok kurumlarla hem bina hem de sahneyi paylaşma zoruluğu yaşadığı gibi, kurum dışı etkinliklere de ev sahipliği yapmak zorunda kalmıştır.

Bu bağlamda, zaten operaya bile yetmezken, diğer kurumların binada yerleşmelerinden kaynaklanan yer darlıkları oluşmuş, kurumlar, bu yüzden birçok bölümlerini değişik yerlerden kiralık bina, oda, kat, atölyeler tutmak zorunda kalmışlardır. Tüm bunlar, hem operanın çalışmalarını olumsuz etkilemiş, hem de binayı paylaşan diğer kurumları. Sanatsal, etkinlik vb atölye çalışmalarında sürekli sorunlar yaşanmasına neden olmuştur.

Bu bina, gerekli eksiklikleri tamamlandığı takdirde mükemmel bir opera binasıdır. Kıymetini bilmemiz gerekiyor. Böyle bir sahneyi Avrupa ve Dünyada bile çok az sayıda bulabiliriz. Ayrıca bu konuda ancak uzman olan kişilerin fikir bildirmelerinin daha uygun olacağını düşünüyorum.
_______________________________________________
(*) İsmail Aksu




Hoşgeldiniz