Gelene/Celaenae/Kelainai/Κελαιναί Kentinin İcracılık Gelenekleri… Dr. Seyran Gafarzade(*)


Toplam Okunma: 7448 | En Son Okunma: 24.04.2024 - 08:53
Kategori: Araştırma Yazıları

Geçmişlerden bu yana Frigya’nın zengin kültür geleneği farklı toplumlara ve düşünüşlere esin kaynağı olmuş, Küçük Asya’nın halkça tutulan anlayışlarını seslendirmiştir… Müzik sanatıyla ilişkilendirilen ve coğrafi bölgeyi (objeyi), yer adını (toponim) kasteden Frigya kavramı Antik Yunan mitolojisinde kültürel yapının yanı sıra ahlak değerlerini de (ethos) karakterize etmekte ve Aristoteles’in “Siyaset”inde (Politika) coşku verici, orgaistik (tahrik edici) nitelendirilen Frigyen Mod’uyla4 özdeşleştirilmektedir…

 
Frigya

Gelene/Celaenae/Kelainai/Κελαιναί Kentinin İcracılık Gelenekleri… Dr. Seyran Gafarzade(*)

Geçmişlerden bu yana Frigya’nın zengin kültür geleneği farklı toplumlara ve düşünüşlere esin kaynağı olmuş, Küçük Asya’nın halkça tutulan anlayışlarını seslendirmiştir. Frigya veya Frigyen deyişi anlam itibariyle değişmeceli (metaforik) kavramları aksettirmiş, sanat ve düşünce alanında evrensel değerleri ifade etmiştir. Örneğin, Fransız ihtilalcı (Jakoben) kimliğini simgeleyen Frigya – Trakya başlığı1 (külah/ kalpak) özgürlükçü irfanı belirtmekte ve rengiyle Apuleius’ın “Metamorfozlar” romanında safranlı Frigya elbisesinin2 işaretlendirme özelliğine delalet etmektedir. Başlığın biçimi incelendiğinde ise Makedonyalıların tunç miğferleriyle ve “Kül-Oba” (Kırım) kurganında3 bulunan İskit askerilerin kalpaklarıyla paralellikler gözlemlenebilmekte, dolayısıyla farklı toplulukların benimsemesi yönünde esinti ve soyutlama eylemleri anlaşılabilmektedir.

Müzik sanatıyla ilişkilendirilen ve coğrafi bölgeyi (objeyi), yer adını (toponim) kasteden Frigya kavramı Antik Yunan mitolojisinde kültürel yapının yanı sıra ahlak değerlerini de (ethos) karakterize etmekte ve Aristoteles’in “Siyaset”inde (Politika) coşku verici, orgaistik (tahrik edici) nitelendirilen Frigyen Mod’uyla4 özdeşleştirilmektedir. Erken Ortaçağ teorisyenleri Frigyen mealini sekiz kilise makamı arasında tarif etmekte ve oluşturdukları etkiye göre Otantik (Esas) Frigyen5 ve Plagal (Türemiş) Hipofrigyen6 şekliyle yorumlamaktadırlar7. Barok döneminde Frigyen Kalıbı (devir, dönüm, dönüşüm) adı altında anılan ses ardışıklığı, minör eğilimde belirlenen dört sesli (tetrakord) dizinin pestleştirilmiş ikinci derecesiyle özgünleştirilmekte8 ve doğrudan doğruya “Natürel Mod”ların9 yöresel ve melodik tarz dönümleri aktarmakta, dolaylı olarak MÖ. VII. asırda Antik Yunan’da Aulos eşliğinde seslendirilen ağıt şarkılarının10 kendine özgü mikroaralıklarını çağrıştırmaktadır. J.S. Bach ve A. Corelli’nin müzik yapıtlarında Frigyen Kalıbı farklılaştırılmakta ve Frigyen Kadans’ı11 anlamında Natürel Minör’ün I. derecesinden V. derecesine uzanan, Armonik Minör’le sonuçlanan akorlar dizisini özetlemektedir:

Frigya kavramı ve gelenekleriyle ilintili mitoloji esaslar irdelendiğinde, müzik sanatıyla ilişkilendirilen evrensellik olgusu, Herodot’un Pers kralı I. Serhas/Kserkses’ın Yunanistan seferiyle ilgili, başkent Gelene hakkında atıflarda bulunduğu efsanevi müzik yarışmasıyla12 bağlı olmaktadır. Zira Avrupa ve Asya’nın çeşitli yerlerinden bu topraklara göç eden13 insanların keşfettikleri ortak müzik dili, çalgısal müzikle belirlenmekte ve kimi durumlarda güneş tanrısı Apollon’un sıfatında (antropomorf) veya gerçek/efsanevi ses sanatçısı, aulet14 Olympus’ın simasında kişiselleştirilmekte, kimi durumlarda ise hayvan biçiminde (zoomorf) atkuyruklu Silenus/Satir Marsyas’ın veya keçiboynuzlu Pan Tanrısı suretlerinde betimlenmektedir.

Mitoloji karakterlerin timsallerinde sunulan Aulos, Panflüt/Syrinx, Kithara, Lir aletlerinin yapısal ve icrasal özellikleri incelendiğinde ise toplumdaki ikicilik (düalizm) görüşlerinin yanı sıra tercih edilen ve “önemsenmeyen” çalgı tipleri konusunda çeşitli bilgilerin sezdirildiğini fark etmek mümkündür. Örneğin, mitolojik ve tasviri eserlerde vurmalı aletlere rastlanamaması, kullanılmamalarından ziyade Dionysos ziyafetlerinde “gürültü” oluşturdukları gerekçesiyle “seçkin çevreler” tarafından dışlandıklarını ifşa etmektedir. Apollon ve Marsyas’ın yarışında karşılaştırılan alet tipleri ise Antik Yunan’da tercih edilen çalgıları izah etmekte, belirli tür telli (hordofon) ve nefesli (aerofon) enstrümanların Antik Tiyatro’nun akustik ve dramaturji koşullarına “uyum ve uygunluklarını” açığa vurmaktadır. Ayrıca, çalgılarla ilgili “asil ve asil olmayan”, “elverişli ve elverişsiz” vurgulanan kanaatleri belli etmekte, ozanların lirik ve şiirsel anlatımları çerçevesinde refakat (müz.eşlik) imkânlarıyla seçimlerini, türdeş tipolojilerde geliştirmelerini yorumlamaktadır. Bu bakımdan Lir, Pektida, Barbit/Barbiton/Barbitos, Çitara/Kithara, Forminks/ Phorminx, Arp gibi telli (hordofon) çalgıların türdeşlikleriyle yaygınlıkları, üflemelilerin ise ağırlıklı surette Aulos (dilli/sipsili/ kamışlı aerofon) tipolojisinde çeşitlendirildiği görülmektedir (Gruber R., s. 85-103; Kumaniecki K., s. 61-70; Levin S., s. 29).

Organoloji biliminin sınıflandırma esaslarını oluşturan C.Sachs, Eski Yunanistan’da yaygın olan üflemeli çalgılarla ilgili tespitlerinde Aulos tipolojisinin ıslık yöntemiyle seslendirilen Flüt tipolojisinden ayırt etmekte, aletin heterofon müziğini karşılayan yapısal ve icrasal özelliklerini açımlamakta, adlandırma konularında yaygın görülen çevriyazı hatalarına dikkat çekmektedir: “Yanlış çevirilerde gördüğümüz gibi aulos’lar tatlı sesli flütler değildiler, sert ve gür sesli bir çeşit obuaydılar. Hep çift olarak yapılırdı. V harfini andıran her iki kamış da çalgıcının ağzında bulunur, iki elle tutulur ve çalınırdı.” (Sachs C., s.28).

Marsyas’ın çaldığı çift Aulos’un Küçük Asya’da yaygınlığını, Antik kültür tarihçisi K. Kumaniecki de teyit etmekte ve konuyu ilerlere taşıyarak Aulos tipolojisinin tını ve ses çıkarma bakımından çift sipsili üstüvani Obua’dan farklılaştığını15, yassı/yayvan tek kamış/sipsili Klarnete benzediğini belirtmektedir: “…eski çağlardan beri Akdeniz bölgesinde, özellikle Küçük Asya’da, yanlışlıkla flüt adlandırılan günümüzün klarnetine daha çok benzer bir başka üflemeli alet – «aulós» yaygın olmaktaydı.” (Kumaniecki K., s.66).

Antik Yunan müziğini Helenistik ve Doğu anlayış biçiminin mücadelesi olarak çözümleyen K. Kumaniecki aynı zamanda tanrısal Çitara’cı Apollon’u Doriyen, diyatonik, Olimpos tanrılarına yakışır, azametli ve rahat müziğin koruyucusu olarak yorumlamakta, Frigya’lı Marsyas’ı ise alışılagelmiş “barbar flütçü” şekliyle ifade etmektedir. Mitolojide zaferin Apollon’un elde etmesine rağmen, gerçek galibiyetin “Flüt”le ilgili, dolayısıyla coşkulu, gem almaz, fırtınalı Asya müziğiyle bağlı olduğunu, bir başka deyişle üflemeli çalgının nüfuzunda gerçekleştiğini izah etmektedir (Kumaniecki K., s.67)

“Barbar flütçü” veya daha doğrusu “barbar Aulos’çu” Marsyas’ın doğa tanrısı Pan’ın zoomorf sureti bakımından benzerliği ve farklılığı, Satir/Sátyros ve Silen/Silenus simalarında özdeşleştirilmesi, atkuyruğu ve at kulaklarıyla tezahür ettirilmesi dikkatleri çeken bir başka konudur. Antik Yunan tarihinin Erken Klasisizm ve Klasisizm dönmelerine ait betimlemelerde Marsyas’ın özellikle atkuyruğuyla görüntülenmesi, Geç Klasisizm de (MÖ.360-340) “uzun kulak” alametiyle soyutlaştırılması veya bazı yont eser ve kabartmalarda antropomof suretinde betimlenmesi söz konusu edebi kimliğin evrimleştirildiğini belirtmektedir. Ve kökeniyle, sadece Fransa’nın Trois-Fréres mağara resminde yer alan ve M. Murray’in “boynuzlu tanrı” olarak tanımladığı timsale uzanmadığını, özellikle at belirtilerinde Centaur doğasıyla ilişkilendirildiğini ifade etmektedir.

Azgın Centaur suratların ortaya çıkışında uygar bilinen, fakat binicilikten (ata binme becerisi) habersiz olan kavimlerin ilk kez karşı karşıya geldikleri göçebe atlı İskit ve Türk kabilelerle iddia edilen tezahür gerekçeleri ise “barbar Aulet’çi” Marsyas’ın Antik medeniyete yabancı olduğunu doğrulamakta, totem unsurlarıyla aktarılmasını anlaşılır kılmaktadır.

Antik Yunan mitolojisine göndermeler yapan bazı lahit kabartmalarda16 Apollon’un öğrencisi ve Orfe’nin (Orpheus) Lir öğreticisi olarak kibarlaştırılan Centaur Chiron’un Aulos’la düo oluşturması, Antik Yunanda tek yaygın olan Lir ve Aulos ansambl uyumlarına delalet etmemekte, söz konusu suretlerin benzerliklerini izah etmektedir. MÖ. IV asra ait bir minyatürde Apollon ile Marsyas’ın yarışmasına boynuzlarıyla mehşur olan Midas kralının yerine, kalpaklı İskit askerin hakemlik sıfatı incelendiğinde ise, Marsyas’ın sadece profesyonel müzisyen olarak vasıflandırılmamasını, Bozkır kültürüne” olan mensubiyetini ve İranî – Türk asıllı kabilelerinden oluşan İskitlerin “hayvansal üsluplarıyla” ilişkilendirilebileceğini belirtmektedir.
_______________________________________
(*) Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı

KAYNAKÇA
Türkçe
1. Akurgal E. Anadolu Kültür Tarihi – Ankara: TÜBİTAK,2002.

2. THE ART MILLENNIUM, ROMANTİZM, Yazar Önder Şenyapılı, İstanbul: Boyut Matbaacılık, 2004.

3. Sachs C. Kısa Dünya Musikisi Tarihi; Çevri: İlhan Usmanbaş. – İstanbul: Milli Eğitim Basımevi, 1965.

4. Lloyd S., Türkiye’nin Tarihi – Ankara: TÜBİTAK,2003.

5. Kafesoğlu İ. Türk Millî Kültürü – Ankara: ÖTÜKEN,2005.

RUSÇA kaynaklar
6. Античный словарь – Москва: Прогресс, 1989.
(Antik Sözlük)
7. Алексеев Б., Мясоедов А.Элементарная теория музыки – Москва: Музыка, 1986.
(Alekseyev B., Myasoyedov A. Temel Müzik Teorisi )
8. Вызго Т. С. Музыкальные инструменты Средней Азии. Исторические очерки. М. Музыка, 1980.
(Vızgo T. Orta Asya’nın Çalgı Aletleri.)
9. Грубер Р.История музыкальной культуры. т. I – М.-Л.: Госмузиздат. 1941.
(Gruber R. Müzik Kültürün Tarihi)
10. Гейбуллаев Г.А. К этногенезу азербайджанцев, т.I – Баку:Элм,1991.
(Geybullayev G.A. Azerbaycanlıların etnik kökenine /ethnogenesis dair)
11. Геродот. История в девяти томах. – М.: “ Ладомир”, “ Аст ” М. 1999.
(Herodot. Dokuz Cilt’te Tarih )
12. Доватур А.И. «Политика» Аристотеля // Аристотель. Сочинения: В 4 т. Т. 4. – М.: Мысль, 1983.
(Aristoteles. Eserler )
13. Инструменты духового оркестра – Москва: Музыка, 1984
(Üflemeli Orkestranın Çalgı Aletleri)
14. Кароматов Ф. Узбекская инструментальная музыка.- Ташкент: Издательство литературы и искусства им. Гафура Гуляма, 1972.
(Karomatov F. Özbekistan’ın Çalgısal Müziği )
15. Куманецкий К. История культуры Древней Греции и Рима - М., Высшая Школа. 1990.
(Kumaniecki K. Antik Yunan ve Roma Kültür Tarihi)
16. Левин С.Я. Духовые инструменты в истории музыкальной культуры. Т. I – Л.: Музыка 1973.
(Levin C. Müzik Kültürün Tarihide Nefesli Sazlar )
17. Ливанова Т. История Западноевропейской музыки до 1789 года – Москва-Ленинград: Государственное Музыкальное Издательство, 1940.
(Livanova T. 1789 yılına kadar Batı Müziğinin Tarihi )
18. Мюррей М.Бог Ведьм http://basilisc.narod.ru/witches.htm
(Murray M. Cadılar Tanrısı)
19. Музыкально - энциклопедический словарь – М.: Советская энциклопедия, 1990.
(Müzik-Ansiklopedik Lügati )
20. Петроний, Апулей – Москва: Правда,1991
(Petronius, Apuleius)
21. Фахрутдинов Р.Г. История татарского народа и Татарстана. http://www.tataroved.ru/obrazovanie/textbooks/1/r2/
(Fahrutdınov R. Tataristan’ın ve Tatar Halkının Tarihi)
22. Чулаки М. Инструменты симфонического оркестра – Москва: Музыка, 1983




Hoşgeldiniz