Partilerin Seçim Beyannamelerinde Sanat / Eğitim var mı?… Göktan Ay


Toplam Okunma: 2941 | En Son Okunma: 07.05.2024 - 22:02
Kategori: Fikir Yazıları, Toplum ve Müzik

Partiler seçim vaatlerini açıkladı. Müzikle ilgili tek satır yok. O halde kendi kendimize gelin güvey olalım(1): Konser biletleri maksimum 10 TL olacak. Kültür Bakanlığı bütçesinden konser ve festival destek bütçesi olarak ayırılacak; Her mahalledeki bir yıkık dökük bina performans merkezi olarak restore edilecek. Para nereden mi? Bir seneliğine kaldırım kırıp yenisini yapılmasa yeter; Bütün CD’ler önce 1 TL’ye inecek, sonra azalarak ortadan kalkacak; Yağmur altında, tuğla duvar önünde şarkı söyleyen, üstü açık araba ve Rus mankenle klip çeken kardeşlerimiz sevgiyle kucaklanacak. İstedikleri takdirde kendilerine yeni iş imkanları sunulacak. Eğer İş bulamazlarsa kendilerine işsizlik danışmanı tutulacak(1)…

Partilerin Seçim Beyannamelerinde Sanat / Eğitim var mı?… Göktan Ay

Ülkemizde 18-23 yaş grubunun nüfusu 7.4 milyon ve 24-35 yaş grubunun nüfusu 14.7 milyon kişi olarak açıklandı. Günlük gazete okuma sayısı da 5 milyona yaklaşmış. Tabi, internet üzerinden gazetelerin okunma oranını bilmiyoruz. Şu anda, 18-35 yaş arası 22 milyon seçmen mevcut. Ülkemiz hızla yeni bir seçim dönemine giriyor… Dolayısı ile gençlerin oyları sonucu etkileyecek gibi gözüküyor. Partilerin beyannamelerinde yer alan eğitimle ilgili – sanat zaten yok- vaatler özetle şöyle:

AKP
-Birkaç yıl içinde 81 ilde okul öncesi eğitim zorunlu olacak.
-Öğretmen yeterlilik sistemi oluşturulacak.
-Engelli öğrenciler engelsiz olarak eğitim görebilecek.
-Yazılı ve sözlü iletişim kurabilecek kadar yabancı dil öğretilecek.
-Öğretim üyesi sayısı aşamalı olarak önce 80 bine daha sonra 100 bine çıkarılacak.
-Anayasa değişikliği ile YÖK, koordinasyon sağlayan, denetleyen ve belirli alanlarda akreditasyon sağlayan bir kuruma dönüştürülecek.
-Gelişmiş üniversitelerde mütevelli heyeti oluşacak.
-Özel üniversiteler olacak.
-Üniversitelerde kalite aşamasına geçilecek.

MHP
-Türkçe dışında eğitim dili kabul edilmeyecek ve Türkçenin iyi öğretilmesine önem verilecek.
- Öğretmenlere, okutmanlara, araştırmacılara ve diğer öğretim yardımcılarına ayda 310 TL araştırma-geliştirme tazminatı ödenecek.
- Kadrolu olmayan ve geçici statüde olan öğretmenler daimi kadroya alınacak.
- Eğitime hazırlık ödeneği tüm personele ödenecek.
- Kademeden kaynaklanan ücret farklarından yararlanmamış emeklilerin bu haklarından yararlanmaları için intibakları yapılacak.
- Kadınlara yönelik mesleki beceri kazandırma programları yaygınlaştırılacak.

CHP
-YÖK kaldırılacak.(Yerine ne düşünüldüğü belirtilmemiş)
- Üniversiteler bilimsel, yönetsel ve mali özerkliğe kavuşturulacak. (Rektör seçimleri konusunda bir söz yok)
- Üniversite yönetimlerinde gençlere söz hakkı verilecek ve öğrencilerin karar alma süreçlerine katılmaları sağlanacak.
- Üniversitelerde öğrencilerin yurt sorunu en geç iki yıl içinde tümüyle çözülecek.
- Harçlar kaldırılacak

* * *

“Değerli müziksever, iş gene başa düştü. Partiler vaatleri açıkladı, an itibarıyla müzikle ilgili tek satır yok.
O halde kendi kendimize gelin güvey olalım(1):

Konser biletleri maksimum 10 TL olacak. Çünkü Kültür Bakanlığı bütçesinden bir bölümü konser ve festival destek bütçesi olarak ayıracağım. Nasıl başka partiler tütünü, çayı, fındığı, pancarı sübvanse ediyorsa biz de konserleri sübvanse edeceğiz.

* Her mahallede bir yıkık dökük bina bulunacak, o bina büyüklüğüne falan bakılmadan performans merkezi olarak restore edilecek. Ses sistemi ve izolasyon belediyeden, örgütlenmek sizden. Parayı nereden mi bulacağım? Bir seneliğine kaldırım kırıp yenisini yapmasam yeter. Mahalle konser salonları tamamen özerk olacak. Başlarında YÖK gibi bir adet PÖK (Performans Örgütleme Kurumu) olmayacak. Türküyse türkü, rap’se rap, rock’sa rock, mahallenin gençlerinin elinden ne geliyorsa artık, dükkan sizin…

* Konser salonlarında ve barlarda sigara serbest olacak. Kaçak yapılara ruhsat vermekten daha az tehlikeli, sağlığa ve çevreye daha az zararlı. Millet sevdiği sanatçıyı kaçırmadan kesintisiz izleyecek. Ayrıca özel bir havalandırma sistemini mecburi tutacağım. O sistemi de benim birader ithal edecek.

* Konser ve festivallerde 24 yaş sınırı kaldırılacak. Herkes özgürce konser izleyebilecek. Buralarda da memleketin her yerinde geçerli olan ve 18 yaş altına alkol satışını yasaklayan yasa uygulanacak (olay bu kadar basit aslında). Gençlik müzikten eğlenceden değil sadece alkolden korunacak.

* Bütün CD’ler önce 1 TL’ye inecek, sonra azalarak ortadan kalkacak. Milyonlarca dinlenmeyen plastik kap doğayı kirletmeyecek. Onun yerine mp3 ve plak desteklenecek. Çok meraklı olan, plağını çıkarıp satışa sunsun. “Değmez” diyen mp3’le yetinsin.

* MÜYAP’a hizmetlerinden dolayı teşekkür edilecek. Sanatçıların haklarını koruyan yeni bir kuruluş oluşturulacak. Yönetim kurulu ve başkan üye sanatçıların tamamının oylarıyla seçilecek.

* Şarkılarda, “karanlıklar”, “yalnızlık”, “sensizlik” gibi sözcüklerin kullanımını azaltmaya yönelik sosyal proje ve kampanyalar desteklenecek. Aşkı ve ayrılığı anlatmak için yeni sözcükler bulunması desteklenecek. Bu işe Türk Dil Kurumu karıştırılmayacak.

* Yağmur altında ve / veya tuğla duvar önünde şarkı söyleyenler, üstü açık araba ve Rus mankenle klip çekenler için anti-klişe merkezleri kurulacak. Bu kardeşlerimiz sevgiyle kucaklanacak, her biri hayata döndürülecek, istedikleri takdirde kendilerine yeni iş imkanları sunulacak. İş bulamayana işsizlik danışmanı tutulacak.

* Klip yönetmenlerine Arap ve Ortadoğu ülkelerinden bu alanda kafalayacakları yeni sanatçılar bulunarak sektör desteklenecek.”(1)

Son Milli Eğitim Şurası geçen yıl toplanmış ve yeni kararlar alınmıştı. Ben, inanıyorum ki, şuralara katılan uzmanlarca hazırlanan bildirilerde/raporlarda o kadar güzel tesbitler var ki, dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok…

“…Dün önümüze düşen bir haberden Milli Eğitim’in Etiler’deki üç okulu TOKİ ile takas ettiğini öğrendik. Akmerkez’in hemen yanı başındaki Etiler Lisesi, Etiler Kız Meslek Lisesi ve Etiler Otelcilik Meslek Okulu. TOKİ bu okullar karşılığında İstanbul’a 125 okul yapacakmış. Üç arsanın bedelinin 600 milyon doları bulduğu söyleniyor.

Bu “takas” da mutlaka başta “Okuluma Dokunma İnsiyatifi” olmak üzere bazı kuruluş ve veliler-öğrenciler tarafından tepkiyle karşılanacaktır. Seslerini duyurabilirler ise tabii… Medyanın bu konuyu kritik bir bakış açısından sayfalarına-ekranlarına taşımayacağını öngörebiliriz. Nasıl taşısın, sayfaları ve ekranları AVM’ci ve “rezidanscı” inşaat şirketleri tarafından esir alınmış bir medya dünyası bu işe nasıl girişebilir?!

Muammer Yıldız, (çok tekrarladığım için ünvanını artık yazmıyorum!) Bu üç okul hakkında Pınar Öğünç’e şu açıklamayı yapıyordu: “Arazilerin değeri önemli. Bir de tarihi hiçbir özelliğinin bulunmaması gerekli. Mesela Etiler Otelcilik Turizm Okulumuz bina olarak çok sıradandır. Levent Kız Meslek Lisemiz var. Etiler Lisesi aynı şekilde. Mesela Kız Meslek Lisesi’nin iki yanı gökdelen, o iki katlı yere sıkışmış; şehrin dokusuna da uymayan bir yapı.”

Çok ilginç değil mi? Liselerden söz edilirken işaret edilen tek nokta “şehrin dokusuna uymayan”(!) binalardan ibaret. Peki bu okullara devam eden öğrenciler hangi “kampus alanları”na gönderilecekler acaba? Ayrıca çok daha önemli olarak, bu binaların “sıradanlığı” (yalan değil gerçekten de böyle) –onları elden çıkarıp yerlerine şunu bunu dikmeden- sıradan olmayan bir mimari doğrultusunda yenilerini inşa ederek aşılamaz mı?

Bir şehir (hem de büyük şehir) akılda sadece iş merkezleri, AVM’leri, “rezidansları”yla mı hatırda kalır? Liseleri şehir dışına sürülmüş aklı başında bir şehirle karşılaştınız mı bugüne kadar? Etiler’de takasa giden arsalarda yepyeni bir mimari tasarım doğrultusunda yükselmiş yeni Etiler Lisesi, Turizm Meslek Okulu, ve Kız Meslek Lisesi’ni hayal edin… Rahatsız edici bir manzara mı bu? Bu güzel yapılar tam tersine o semte yepyeni bir “şehir ruhu” aşılayacaktır…..”(2)

Yeni dönemde, Bakanlık bu raporları sakin ve tarafsız bir eğitimci grupla/STK larla/ basındaki yazarlarla değerlendirse her kesimin kabul edeceği kararlar ortaya çıkacaktır. Ülke bizim, çocuklar da bizim… Eğitimle bu kadar sık oynanmasının zararını ülke görüyor…Bakanlıklarda siyaset üstü olması gerek bakanlıklar nelerdir diye sorsanız alacağınız cevap; Milli Eğitim, İçişleri, Dışişleri, Kültür Bakanlıkları olacaktır. Çünkü, bunlarda devamlılık esastır.

Bakınız, seçim vaatlerinde “sanatın”, “sanatçının” adı dahi yok…

Hani;

“Devlet Korosu/Orkestrası/Toplulukları sanatçılarının özlük haklarının/emeklilik haklarının iyileştirilmesi”,
Hani, “AVM lerde kültür merkezleri yapılması” zorunluluğu,
Hani, illerde/ ilçelerde çok yönlü konser salonları/kültür merkezleri yaptırılması,
Hani, TOKİ tarafından yapılan “evlerin mimarisinin o şehrin yapısına” uygun olarak tasarlanması,
Hani, “sanatçıların/bestekarları/stüdyo sahiplerinin” desteklenmesi,
Hani, “Kültür Müdürlüklerinin” alanla ilgili kişiler tarafından atamasının yapılması,
Hani, üniversiteler konservatuarlarının önündeki “ALES ve ÜDS v.b. sınavların” değil, “yeteneğin ve üretimin/çalışmaların” öne çıkarılması,
Hani, devlet topluluklarına sanatçı alımında, “konservatuar mezunlarının birinci öncelikli” olması,
Hani, “sanat/müzik/halk oyunları STK larına” destek olunması,
Hani, sanatın/kültürün/ folklorun bir bütün olarak ele alınması,
Hani, belediyelerde her sanatçının içinde yer alacağı “sanat konseyleri” kurulması,
Hani, ülke genelinde her yaz 4 ay sürecek, amatör/profesyonel sanatçıların katılacağı “sanat şenliği” programları,
Hani, “illerde sergi salonları” açılması,
Hani, gençlerimizin “sanat/müzik/kültür ile buluşmasının” sağlanması,
Hani, gençlerin; tarih- kültür- dil- sanat kimliğinden kopmaması için seçenekler sunulması,
Hani, kendi milletine, vatanına, sanatına, diline, kültürüne, sanatına, edebiyatına karşı olmayan gençleri yetiştirecek proje önerileri…

Hani !?..
________________________________
(1) Tez, Mehmet; Ben iktidara gelince…Milliyet, 23.04.2011
(2) Bumin, Kürşat; Bu gidişle Kabataş da bir gün mutlaka otel olur, Yeni Şafak, 24.04.2011




Hoşgeldiniz