Beyoğlu Emek Sineması yıkılmamalı…


Toplam Okunma: 5870 | En Son Okunma: 07.05.2024 - 22:16
Kategori: Haberler

Sahneler o toplumda yaşayan insanların bir araya geldikleri, birbirlerini yeniden gördükleri, bunun yanında da o akşamki sanat etkinliğinin zevkine vardıkları yerlerdir. Şehrin merkezinde bulunurlar. Oralarda yaşanmış tarihsel, kişisel anılar vardır. Geçmişinde ünlü kişi katılımlarından türlü öykülere birçok anekdot anlatılagelir. Kimisinde efsaneler dillenir. Topluma açık mekanlar işte bu yüzden yıkılmaz. Aksine sürekli güzelleştirilir. Nerede?.. Buralarda olmadığı görülüyor… İstanbul AKM kapalı. Orkestralar, topluluklar konser verecek, çalışacak yer bulamazken, 875 kişilik Emek Sineması’nın sahne olarak kazandırılması sanki özellikle düşünülmüyor…

Tarihçesi:

Eski ismi Melek Sinemasıydı. 1924 yılında Beyoğlu Yeşilçam Sokak’ta İsmini perdenin iki yanında yer alan Art Nouveau tarzı melek heykellerinden alıyordu. Tarihi kimliği, Barok ve Rokoko bezeli yaldızlı tavan ve duvarları, 875 kişilik salonu ve tarihi geçmişi ile diğer sinema salonlarından farklılık göstermektedir.

Bina 1884′te mimar Alexandre Vallaury tarafından inşa edildi. ilk kez “Club des Chasseurs de Constantinople” (İstanbul Avcılar Kulübü) olarak açıldı. sonra Rum Atletik Jimnastikhanesi, ardından 1909′da “Nouveau Cirque” (Yeni Sirk) ondan sonra da “Skating Palace” (Tekerlekli Paten Pisti ve eğlence merkezi) olarak kullanıldı.

1918 yılında sanata döndü ve “Yeni Tiyatro” olarak açıldı.

1924’de “Melek Sineması” oldu.

Varlık vergisi yıllarında (1940′lar) bina ve külliyesi belediye tarafından satın alınıp 1957′de Emekli Sandığı’na ihale edildi. Emek Film’in de sahibi olan Emekli sandığı yenilediği sinemanın adını “Emek Sineması” olarak değiştirdi.

Sinemanın ilk sahipleri, o dönem İpek ve Sümer Sinemaları’nın da sahipleri olan A. Saltiel ile H. Artidi’ydi. Sinemanın işletmesini 1945 ‘te İpekçi Kardeşler, 1969 yılında Turgut Demirağ, 1975 yılından beri ise İsmet Kurtuluş ve Süheyla Kurtuluş yapıyordu.

1993 yılındaki restorasyonun ardından 2000 yılında koltukları, ses düzeni yenilendi ve yeni açılan modern sinemalarla yarışacak bir teknolojiye kavuştu.

Türkiye’deki ilk güzellik yarışması 1926 yılında burada düzenlenmiş, yarışmayı sinemanın yer göstericisi Araksi Çetinyan kazanmış, ama yarışma daha sonra geçersiz sayılmıştı.


Fotoğraf: Ilgın Erarslan Yanmaz

Yirmi yılı aşkın süredir “İstanbul Film Festivali”ne ve 2002 yılında İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenmeye başlanan “Film Ekimi” etkinliğine ev sahipliği yaptı.

Beyoğlu Emek Sineması 2009′da restorasyon gerekçesiyle kapatıldı.

Sinemanın bulunduğu Tarihi Cercle d’Orient* (Türkçe’de Serkldoryan) binasının komple restorasyonunu Mars Entertainment Group yöneticisi ve ortağı Muzaffer Yıldırım doğruladı. Serkldoryan Bloku’nun işletmesini Emekli Sandığı’ndan 25 yıllığına alan Kamer Tosun’un sahibi olduğu Kamer İnşaat’ın buraya alışveriş merkezi yapacağını öngören projeyi açıklaması üzerine, sinemaseverler “Emek Sineması’nı Yaşatalım” başlıklı bir platform kurarak imza kampanyası başlattılar. Başvuru üzerine idare mahkemesi, 12 Mayıs 2010 tarihinde “yürütmeyi durdurma kararı” verdi.

Ve o “yürütmeyi durdurma kararı” 1 Aralık 2011′de kaldırılarak yıkım yolu yeniden açılmış oldu.

15 Aralık 2011′de süreç devam ediyordu.

* * *

Serkldoryan (Cercle d’Orient) Binası’ndan tarihi anekdotlar…

* Eski İstanbul’da ‘Serkldoryan’ diye bilinen kulüp, 1882’de büyük çoğunluğunu azınlıkların oluşturduğu kişilerce Grand’Rue de Pera (bugün İstiklal Caddesi) ile şimdiki adıyla Yeşilçam Sokağı’nın kesiştiği köşede, Abraham Paşa’ya ait büyük binada kuruldu.

* İran Büyükelçisi Mohsin Han’ın 9 yıl süren başkanlığından sonra 1912’ye kadar Rusya, Fransa, İtalya, Avusturya-Macaristan ve Almanya büyükelçileri, kulüpte başkanlık yaptılar.

* Bir dönem için İstanbul’un en gözde zenginler ve ileri gelenlerin kulübü olan Cercle d’Orient’a üye yazılan üst düzey Osmanlı erkânı arasında Prens Aziz, Cemal, Enver, Talat, Damat Ferid Paşalar da sayılıyor.

* 1’inci Dünya Savaşı sırasında kulübün üyeleri arasındaki itilaf-ittifak devletleri karşıtlığından dolayı, faaliyet bir süre için yavaşladı. Mütareke yıllarında ise işgal kuvvetlerine mensup üst düzey subayların devam ettiği bir yer oldu.

* ‘Şark Kulübü’ anlamına gelen Fransızca adını Cumhuriyet’in ilanından sonra Büyük Kulüp olarak değiştirdi. Sosyal yapısını koruyan kulüp 1959’da Çiftehavuzlar’da şube açtı. Kulüp üyelerinin hem yaz, hem kış aylarında burayı tercih etmeleri, ayrıca Beyoğlu’nun 1960’larda uğradığı bozulma nedeniyle İstiklal Caddesi’ndeki kulüp 1971’de kapandı.

* Yüzyıl dönümünde kentin en ünlü mimarı olan İstanbullu Alexandre Vallaury’ye ait eserin İstiklal Caddesi’ndeki cephesi 45 metre.

* Orhan Koloğlu’nun ‘Cercle d’Orient’den Büyük Kulüp’e adlı kitabının tanıtımından: “Büyük Kulüp / Cercle D’Orient, 1882 yılında kurulmuş, dolayısıyla bu kitap kaleme alındığında 123’üncü yaşını tamamlamış bir kurum. Derneklerimizin en eski ve deneyimlisi. Toplumumuzun, tarihindeki en büyük bunalımları yaşadığı bir sürecin tanığı. Doğrudan bu olaylarda rol üstlenmemekle birlikte, üyelerinin bunlara fiilen katıldığı bir cemiyet…”(1)
_________________________________
(1) http://www.haruntoprak.com.tr/tr/index2.php?option=com_content&do_pdf=1&id=45




Hoşgeldiniz