Geleneksel müziğimizde iki Berker… Ayhan Sarı


Toplam Okunma: 5331 | En Son Okunma: 27.03.2024 - 06:26
Kategori: Eleştiri/Kritik, Yazarlarımız: A.Sarı

Geleneksel Türk sanat müziğine olan ilgisi ve NTV’de Oğuz Haksever ile yaptıkları “Makam Farkı” programı ile tanıdığımız Sabah gazetesi yazarı Mehmet Barlas 11 Mart 2012 tarihli yazısında “Yunus gibi” şarkısının bestecisini Ercüment Berker şeklinde yazdı(1)… Geleneksel müziğimizin tarihi akışı içinde iki “Berker” soyisimli müzik insanımız bulunuyor. Bunlardan biri Ercüment Berker (1920-2009), diğeri ise Erdoğan Berker’dir (1932-1997)… İkisinin de İTÜ ile bağlantısı var. Fakat hangisi “Yunus gibi” şarkısının bestekarıdır?..

Mehmet Barlas yazımıza konu olan yazısında Turgut Özal ve eşi ile gittikleri Günay Restaurant anısını ilgili yazısında şöyle anlatıyor:

”O dönemde Günay’ın sahibi olan Günay Tuncel hemen en öne bir masa kurdurdu. Birlikte oturduk.
Ve Muazzez Abacı çıktı hemen önümüzdeki platforma.
Mikrofondan Özal için o kadar duygusal ve güzel sözler söyledi ki.
“Siz Türkiye’nin Cumhurbaşkanısınız ve gönlümüzün de padişahısınız” dedi mesela.
Sonra ERCÜMENT BERKER’İN GÜFTESİ AYTEN BAYKAL’A AİT OLAN HÜSEYNİ ŞARKISI “YUNUS GİBİ”siyle başladı konserine…
Yanımda oturan Turgut Özal kendiyle özdeşleşmiş olan bu şarkıya eşlik ediyordu…

Sana öyle hasretim ki
Bir çabam yok varam diye
Yandım amma susuzluktan
İçmiyorum haram diye…”(1)


11 Mart 2012 tarihli Sabah Gazetesi’nde M.Barlas yazısı

Öncelikle belirtmeliyiz ki bu şarkının bestekarı sayın Barlas’ın yazdığı gibi Ercüment Berker değil, Erdoğan Berker’dir.

Ve Mehmet Barlas yazısında olduğu gibi onlar çoğu zaman birbirleriyle karıştırılmışlardır.

Konunun özü şöyledir:

Geleneksel Türk sanat müziği tarihinde ilklere attıkları imzaları ile isim yapmış “Berker” soyisimli iki müzik insanımız bulunmaktadır.

Bunlardan biri, 1976’ya değin 50 yıl akademik anlamda bir devlet kurumu bulamamış geleneksel Türk müziğini konservatuar çatısı altında toplayan ve kurduğu (İstanbul) Türk Musikisi Devlet Konservatuarı’nın (TMDK) ilk Yönetim Kurulu Başkanı/Müdürü olan Ercüment Berker, diğeri ise 1980’lerde Yıldırım Gürses’in “Hoş Sada” albümü/TRT programı ile araladığı yolda Samime Sanay seslendiriminde o zamanlar “Hafif Türk Sanat Müziği” diye nitelenen besteleriyle yer bulan, aynı zamanda “çoksesli mi, çok sazlı mı” tartışmalarını da başlatan; bu satırların yazarının Kültür Bakanlığı 1. Müzik Kongresi’nde(1989) kendisine “Bestelerinizi TRT Denetleme Kurulu’na teksesli mi, yoksa çoksesli partitur şeklinde mi veriyorsunuz?” şeklinde sorusuna muhatap olan bestecimiz Erdoğan Berker’dir.

İkisinin de İTÜ ile ilgisi vardır.

Şöyle ki:

Erdoğan Berker İTÜ İnşaat Fakültesi 1955 mezunudur.

Asıl mesleği avukatlık olan Ercüment Berker’in kuruluşuna ön ayak olduğu TMDK ise 1983’de İTÜ’ye bağlanmıştır.

Müzik anlayışı bâb’ında ikisinin de görüşleri, uğraşıları, ürünleri şimdi birbirinden farklı gibi görünse de, yaşadıkları dönemde yolları buluşmamıştır.

. . .
Geleneksel Türk müziğinin yeni evresi olan 1970 ve 80’lerde akışında hayatları çakışan, ikisi de müziğimize hizmet etmiş bu iki değerli müzik insanımızı verdiği yanlış bilgi ile karşılaştırma fırsatı yarattığı için Mehmet Barlas’a aslında teşekkür etmek gerek.

Çünkü -hiç kuşkumuz yok ki- müzik tarihimizdeki iki Berker’in GTSM rolleri gelecek yıllarda daha iyi araştırılacak, yaptıkları & ürünleri ön yargısız objektif yeni yaklaşımlarda/araştırmalarda daha iyi değerlendirilecektir.

________________________________
(1) http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/barlas/2012/03/11/bazi-geceler-sizi-zaman-yolcusu-yapar

Prof. Av. Ercümend Berker
1920 yılında İstanbul’da doğdu. 1945 yılında İ.Ü. Hukuk Fakültesi’ni bitirerek 1948’de avukat oldu. Serbest avukatlık görevinin yanında, 1953 yılından itibaren İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Müşavir Avukatlığını yaptı. 27 Mayıs ihtilalinden sonra kurulan Yassıada mahkemelerinde en çok müvekkili olan Avukat idi. Müzik çalışmalarına, 1940’da Fulya AKAYDIN’dan solfej ve piyano, 1942’den itibaren İstanbul Belediye Konservatuarı’nda H.Sadettin AREL’den Türk Musikisi nazariyat dersleri alarak başladı. Dr.Suphi EZGİ ve Prof.Salih Murat UZDİLEK’ten yararlandı. 1943’te İstanbul Üniversitesi Korosu’nu kurdu. Nevzat ATLIĞ, Alâeddin YAVAŞÇA, Selahattin İÇLİ, Abdi COŞKUN gibi pek çok değerli müzisyenin yetiştiği, 2005′e kadar Süheyla ALTMIŞDÖRT tarafından yönetilen bu Koroyu 1948 yılına kadar yönetti. 1974’de İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Korosu ve İTÜ Müzik Merkezi’nin kuruluşunda görev aldı. 1976’da İstanbul Türk Musikisi Devlet Konservatuarı’nın Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı olarak kurulmasına önderlik etti. 1981’de Konservatuarın İTÜ’ye bağlanması için uğraş verdi. 1982’de Konservatuarın YÖK’e bağlanmasından sonra yönetim biçiminin değişmesi üzerine yönetimden ayrıldı. 1989 yılında Profesör ünvanını aldı. 31.12.1997’de Konservatuardaki görevinden kendi isteği ile ayrıldı. Türk Müziğindeki makamların hangi perdelere transpoze edilebileceğini gösteren “Berker Cetveli” ismi verilen bir cetvel yaptı. 27 Ocak 2009 tarihinde vefat etti.

Erdoğan Berker
1932 yılında Ankara’da doğdu. 1955′te İTÜ İnşaat Fakültesi’nden yüksek inşaat mühendisi olarak mezun oldu. Müzikle hobi olarak uğraşan Erdoğan Berker ilk eseri “Anlat Bana”yı çoksesli sanat müziği düşüncesiyle Almanya’da çalıştığı sırada 1969 yılında yaptı.
Diğer bütün eserlerini 1983′ten itibaren besteledi.
Erdoğan Berker’in tanınmış eserlerinden bazıları :
“Beni hatırla”,”Şarkılardan fal tuttum”,”Yunus gibi”,”Bir ilkbahar sabahı”,”Şarkılar yazdım sana”,”Gel yine ceylan gözlüm” “Anlat bana”,”Bir dinlesen kalbimi”,”Aşk bu değil mi?”,”Şakayık”,”Sevgisiz yaşayamam”,”Yudum yudum sevdayım” “Seneler”,Akşam güneşi”,”Sevgi bağlarım”…




Hoşgeldiniz