Bugün, Toplum ve Müzik -4- Konuşusunun Ardından… Dr. Ayhan Sarı


Toplam Okunma: 4299 | En Son Okunma: 09.05.2024 - 02:08
Kategori: Kongre.simp.panel, Yazarlarımız: A.Sarı

Bugün, Toplum ve Müzik tartışmalar zincirinin dördüncüsü 20 Eylül 2008 Cumartesi günü İstanbul, Kadıköy Belediyesi - Caddebostan Kültür Merkezi’nde yapıldı. Türkiye’de müziğin gerek kendi içindeki sorunları, gerekse toplumsal açıdan yansımalarının detaylı olarak gündeme geldiği geniş katılımlı toplantıda Öğretim üyelerinden müzik menajerine 42 Türk müzik uğraşanı hazır bulundu. Bir kez daha anlaşıldı ki, her kurum, her ev, her insan önce kendi kapısının önünü süpürmeliydi…

B grubu toplantısını yönetmem nedeniyle şimdilik aşağıya sadece bu toplantıdan notlar aktarılmış olup geniş bildirim daha sonra yapılacaktır. Bilgi için bkz:

http://www.muzikoloji.org/yazi/yazi_goster_uye.asp?yazi_id=439

http://www.musikidergisi.net/?p=627

B GRUBU KATILIMCILARI:
Dr. Ayhan Sarı (Oturum Başkanı)
Doç. Dr. Fatih Yayla (Pamukkale Üni. Müzik Eğt. Öğr. Üyesi)
Onur Özmen (A.Ü. Devlet Konservatuarı Öğr.Gör.)
Lual Karatay (Müzikbilimci-Oturum Raportörü)
Çiğdem Aytepe(Koro şefi)
Alp Özeren (Müzik Eğitimcisi)
Sinem Özdemir (İTÜ TMDK Ses Eğt. Böl. Öğr.Gör.)
Gözde Ersil (Müzik Öğretmeni)
İbrahim Kocakaptan (Oturum asistanı)
Kadir Dursun (Müzik menajeri-Fazıl Say)
Tamer Yıldırım (E.Armoni Bandosu Şefi-Avukat)

NOTLAR:

Çiğdem Aytepe: Genel müzik eğitiminin koro ile desteklenmesi. Okullarda ve toplumsal yaşamda koro eğitiminin önemi. Korolarda şarkı söylemek aynı zamanda çocuğun davranış şeklini de geliştirmektedir. Koro toplumsal mutluluğa katkı sağlar… Koro repertuarı hep aynıdır. Korolar arası koordine sağlanmalı ve yeni besteler kazandırılmalıdır..

Ayhan Sarı(A.S.): Türkiye’de toplu söyleme geleneği yoktur. İddia ediyorum. Bugün dahi rast gele seçilmiş Konservatuar, Devlet Korosu vs üyesi 5 kişiyi randevusuz bir şekilde bir araya getirin. Beş şarkıyı baştan sona eksiksiz söyleyemezler. Bu durumun bir de halk yansımasını tahmin edin artık!.. Almanya ‘da 50.000’i aşkın koro faaliyet göstermektedir.. Türkiye’de bu sayı 5000’e bile varmamaktadır.

Gözde Ersil: İlköğretim okullarımızdaki müzik müfredat programı masa başında yapılıyor. Yapanların müzik uygulamasıyla ilgisi yok… İlkokul 1-2-3.sınıfa müzik branş hocası girmez. Dolayısıyla 4.sınıfta öğrenci bana müfredat programına göre olması gereken seviyede gelmemektedir. Ama müfredat uygulaması olarak, ben 4.sınıfın programını –öğrenci bilgi olarak eksik de olsa- uygulamak zorunda bırakılıyorum. Bu gibi durumları kontrol etmesi gereken müfettişler olması gerekirken müzik branşından müfettiş yoktur. Dolayısıyla bu iş her yıl sil baştan… Artık müzik derslerini komple kaldıracaklar.

A.S.: Kültür ve Turizm Bakanlığında da onca müzik kurumu bulunmasına karşın müzikle ilgili müfettiş bulunmamaktadır. Müzik topluluğu içindeki müzik tartışmasına kimi zaman müfettiş gelmekte, soruşuturup karar vermekte, verdiği karar da idare mahkemesince iptal edilmektedir. (Kültür Bakanlığı, Edirne Devlet Türk Müziği Topluluğu’nda 1998 yılında böyle bir hadise meydana gelmiştir)

Gözde Ersil: Orta öğrenim öğrencisine müzik eğitimi basite indirgenerek, katılımcılığının sağlanması yoluyla müzik sevgisi aşılanmasına ağırlık verilmeli. Orta 2. sınıfta GTM makamlarını öğretmemiz isteniyor.

Sinem Özdemir: Okullarımız milli ve sosyal günlere etkinlik hazırlamakla görevlendirilmiş hoca ve öğrencilerinin etkinlikleriyle sınırlı kalıyor… Okul teneffüs zilleri bile basit bir elektronik kapı zilinin saatte 2 kez çalan yabancı melodisiyle ötüyor. Öğrencilere teneffüs, giriş-çıkış, resim-iş veya beden eğitimi dersi vs. durumlarında fondan gelen müzik ile ezgiler öğretilebilir.

A.S.: Müzik, arz talep meselesi. Hangi milletvekili, il veya ilçe Milli Eğitim Müdürü’nü çağırıp “şu okula müzik dersliği yapın, müzik etkinlik ders, sosyal çalışma vs müzik etkinliklerini arttırın” diyor?… Müzik eğitiminde talep yok ki, arz olsun… Tabii ki müziğin sanatı, gelişmesi meselesi apayrı bir konu.

Alp Özeren: İstiklal Marşımız re minör tonundan söylenmeli… Müzik okullarımıza öğrenci alım sınavları sırasında sınava girecek öğrenci adayları, sınav jurisindeki hoca veya yönlendirdiği kanaldan veya kişiden bin YTLye varan bedel karşılığında ders almak zorunda bırakılmaktadır… Özel ders verenlerden ancak 300’de 40’ı resmi koşulları yerine getirmiştir… Gürültü toplumunda yaşıyoruz. Okul zilleri, seçim zamanlarında oluşan gürültü, bed sesli müezzinler. Ayrıca görsel gürültüler. Medya üfürücülüğünde sanatçı olarak lanse edilen sanatçı kirlilikleri.
Sivil toplum kuruluşlarının gereğince işlevsel hale gelmesi. Müzik okul sınavlarının kameraya kaydedilmesi.

A.S.: Bazı konservatuarlarımızda bazı çalgı veya şan öğreticilerinin resmi öğrencilerini -normal ders saatleri yeterli gelmediği gerekçesiyle- kendilerinden para karşılığı özel ders almaya zorladığı duyumları alınmaktadır.

Onur Özmen: Toplum önünde olması gereken sanatçılarımız neden toplumun arkasında? Devlet Orkestrasındaki arkadaşımız haftada üç gün barda para karşılığı çalışıyor. Alttan gelen öğrenci de O’nu örnek alıyor.

A.S.: Türkiye’de gelecek müziğin kaynağı? Türk müziğinin word music’deki yeri nedir? Müzik alt yapısı, 4’lüsel sistem, yerel ezgi kaynaklı düzenlemeler, orkestrada Türk çalgıları kullanımı vs.

Onur Özmen: Amaca yönelik müzik üretmek gerek…

Fatih Yayla: Geleneksel müzik ögelerini geleneksel olarak orkestrada uygulamaya imkan yok. Her şeyi varolan çoksesli orkestral sistem içinde düşünmelidir. Zaten Batı müziği kendini geliştirmektedir.

Kadir Dursun: Kültür girişimcisinin hayatta kalabilmesi için vergi oranlarının yeniden düzenlenmesi gerek. Pop konseriyle klasik müzik konseri aynı prosedüre tabiidir. Taşradaki bir kültürel konser ile büyükşehirdeki kültürel konser maddi olarak aynı görülüyor. Taşra vergileri daha az olmalı… Konser dolsa da hiç seyirci gelmese de sözleşmenin %20’si stopaj olarak verilmektedir. Ayrıca konser kârının %35’i de vergi olarak verilir. Tatlıses’in konseriyle Fazıl Say’ın konseri aynı vergi kefesine konulmamalıdır.

Müzik sivil toplum kuruluşları, konfederasyon, besteciler birliği, müzik icracıları birliği kurulmalı.

Tamer Yıldırım: Kara Kuvvetlerinde Bando şubesi kuruluşunda görev aldım.. Orada müzik konuları ile ilgili ihale mevzuatı yoktu. Bestecilere nasıl telif ödenecekti? İnternette MSB Tekbim sayfasında enstrüman alımı gibi birkaç şartnameyi kaleme aldık. Eskiden yurt dışından nota alamıyorduk. Bu sağlanmış oldu.

Onur Özmen: Türkiye’de bestecilere para öderken Litvanya Besteciler Birliği’nin yönetmeliğini kullanıyoruz.

Tamer Yıldırım: Telif ödemeleri tek yere yapılmalı. Şu anda 5 adet para ödenen kurum var. Herkes değişik yere(Mesam, Müyap vs) ödeyebiliyor.
Orta öğrenim kurumlarında trompet ve klarnet dersi verilmeli. Çünkü trompet dört ayrı partiyi çalabilme yeteneğine sahiptir.

Çalgı bakım merkezi, nota yazım, basım, temin işi kurumsallaşmalıdır.

Onur Özmen: Güzel Sanatlar Anadolu Liseleri M.E.Bakanı Avni Akyol zamanında müzik kültürlü insan yetiştirmek amacıyla kuruldu. Ama daha sonra eklenen bir maddeyle sadece müzisyen yetiştirmeye dönüştü.

Güzel sanatlar liselerinin eksik kalan kontenjanlarına yeteneksiz öğrenci alınıyor.

Gözde Ersil: Müzik okullarında çalgı öğreticilerinin belli bir aşamadan sonra öğrenciye verebilecek bilgi ve becerileri kalmıyor. Ve öğrenci kendiyle bir anda baş başa kalıyor. Aşamalı öğretici sistemi kurulmalı.

A.S.: Genel bir kongrede müzik adamları toplanıp taslakları hazırlanacak kanun hükmünde kararnamelere, yönetmeliklere ihtiyaç var. Bu tür yönetmelikler alanda yetersiz, hatta ilgisi olmayan insanlar tarafından çıkarılıyor. Dolayısıyla da kabul görmüyor. Birliklere, imza yetkisi, sistemle yaptırım gücü olan resmi kuruluşlara ve en önemlisi Türkiye’de müziğin anayasasına ihtiyaç var.

****************************

Konuşunun genel bölümünde Üç çalışma grubunun oturum başkanı ve raportörleri Ersin Antep yönetiminde toplanarak kendi oturumlarında tartışılan konuları özetlediler.
Bugün, Toplum ve Müzik tartışmalar zincirinin dördüncüsünün diğer grupların raporu henüz yayınlanmadı.
Biz çıkan genel sonuçları kendimizce maddelemeye çalıştık. Buna göre:

1- Müzik zevki eğitimi verilmeli.
2- Nitelikli müzik kavramının tanımı net yapılmalı.
3- Müzik tüketim haritası
4- Genel basına, internete,müzik eleştileri veya başka müzik yazıları yazmalı.
5- Müzik lobisi genişletilmeli.
6- İstiklal Marşımızını temposu ve tonu netleştirilmeli.
7- Türk bestecilerinin eserlerinin seslendirilmesi.
8- Medyanın kültür sayfalarını yönlendirenlerin müzik anlayışının topluma etkisi.
9- Müzik eğitiminde öğrencilerinin katılımının arttırılması.
10- Politikacıların müzik kültürümüz hakkında sürekli bilgilendirilmesi.




Hoşgeldiniz