“Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu” çıkmış!..

Eklenme Tarihi : 10 Eyl 2011 | Kategori: Haberler


Hep söyler dururuz. Müzikal branş açısından kişilerin sanatında yeterli olup olmadıklarını –istekleri üzerine- belirlemek amacıyla bir kurula müracaatları ve müracaatları sonucunda yapılan değerlendirme ile kendilerine şarkıcılık alanında “şarkıcı”, bestecilik alanında “besteci”, çalgı alanında çalıcı veya enstrumantalist vs gibi kimlik ve yeterlik belgelerinin verilebileceği yetkin insanlardan meydana getirilmiş özerk/bağımsız karar verme yetisine haiz meslek kuruluna ihtiyaç olduğunu dillendiririz. Meğersem 2006 yılında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı “genel” bir kanun çıkmış. Adına da “Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu” denmiş. Genel kurulunda Kültür Turizm Bakanlığı’ndan bir üye bulunuyor… devamı »


İsimsiz Genç Sanatçılar…

Eklenme Tarihi : 07 Eyl 2011 | Kategori: Basından


Kanıksadığımız magazin basını yazarlarından ziyade yetişmekte olan ama içinde bulunduğumuz kültürel ilgisizleştirme çalışmaları nedeniyle yetişemiyen, kendini gösteremiyen sanatçılarımızla ilgili problemi kararlılıkla konu edinen Bugün Gazetesi yazarı Aykut Işıklar konuyu yine gerçekçi yaklaşımıyla ele alıyor ve diyor ki: “…Bu gençlerin çoğu sanatlarını üniversite seviyesinde bilimsel öğrenmiş gençler. İyi aile çocukları, aklı başında kişiler. Zaten olay buradan kaynaklanıyor. O kadar kültürlü, onurlu ve namuslu bir genç kız, kendini yapımcı-yönetmen-TV’ci veya gazeteci sanan cahil adama ne diyecek ki?..” devamı »



Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Devlet Türk Müziği Topluluğu 2011-2012 sanat sezonunu 15 Eylül 2011 akşamı mehtap konulu şarkılardan oluşan bir repertuarla açıyor. Yıldız Sarayı Has Bahçe’de çiçeklerin ve çimlerin süslediği bir sonbahar akşamı atmosferinde gerçekleştirilecek konserin başlama saati 20.00. Konseri Topluluğun Genel Sanat Yönetmeni Aylin Şengün yönetiyor… devamı »


Gürer Aykal motosiklet kazası geçirdi(*)…

Eklenme Tarihi : 06 Eyl 2011 | Kategori: Haberler


Borusan İstanbul Flarmoni Orkestrası Onursal Şefi Gürer Aykal eşi ve oğluyla çıktığı mavi yolculukta uğradıkları Yunanistan’ın Leros Adası’nda kiraladığı motosikletin devrilmesi sonucu kaza geçirdi. Adada yapılan ilk müdahalenin ardından Deniz Kurtarma Ekibi’ne ait deniz ambulansıyla Bodrum’a getirilen; sağ ayağında iki kırık ve vücudunun çeşitli yerlerinde sıyrıklar bulunduğu halde güleryüzlü olduğu görülen Aykal’ın yurda geldiğinde ilk sözleri şöyleydi: “Böyle bir deniz kurtarma ekibi bulunduğu için çok mutluyum. Çok şanslıyım ki böyle bir ekibin yardımıyla ülkeme gelebildim. Bu insanlar bizim ak yüzlerimiz. Biliyorum bir-iki ay konser veremeyeceğim.” devamı »



Aslında soru şöyle sorulmalı: Müzikbilim bölümü “hocasında” ne gibi vasıflar olmalı?.. Meslekdaşımız Ersin Antep muzikoloji.org’da yayınlanan yazısında Türkiye müzik eğitimi hayatına dair, günümüzde daha işin başından, yani çalışma alanımızın yönlendiricilerinin temel eğitiminin verildiği okullarda görev yapan müzik hocalarının çoğunun içinde bulundukları verimsiz durumlarından yakınıyor. Sadece titr kapma telaşı olarak özetlenebilecek olan ve “titr yolundaki mübahlar” anlayışıyla sürdürülen çaba, görülmektedir ki bir sistem halini almıştır. Bir başka deyimle “sistemsizlik, kendi sistemini” kurmuştur… devamı »



Ramazan ayı tasavvuf müziği türünün en çok dinlendiği aydır. Birçok insan anlamasa, zevk almasa bile tasavvuf müziği dinler. Tasavvuf müziği olur da ney enstrümanı unutulur mu?.. Her şeyin ticareti olduğu gibi Ramazan ayının da sanat ticareti oluyor. Bereket ayı ne de olsa. Unkapanı piyasası bu ayda adeta albüm yarışına giriyor. Bağlantılı oldukları sanatçılardan Ramazan ayına özel albümler istiyorlar. “İçinde bol ney sesi olsun” diyerek de sipariş veriyorlar. Tabii 3-4 ay öncesinden stüdyolarda ney albümleri, ilahi müzik grupları albümleri, tasavvuf müziği solistleri harıl harıl çalışmaya başlıyorlar… Prodüktörler bu ayda albümlerden ciddi kârlar elde ediyorlar… devamı »



Birleşmiş Milletler’in (BM) kadın güvenliği ve kadınların erkeklerle eşit koşullardan yararlanmalarını sağlamak için hayata geçirdiği ”Kadın Dostu Kentler Projesi” kapsamında 12 ilimiz ”kadın dostu” olmak taahhütte bulundu… Bize göre bir kadının günlük hayatını cesaretle, güven içerisinde, özgürce sürdürmesi için ortamın iyileştirilmesi şarttır. Ancak bunun yanında kadının; ortaya bir şeyler çıkarması/üretmesi, kendini geliştirmesi ve sosyalleşmesi için bir obje gereklidir… Bu objede “sanatsal çalışmalarıdır”…Kadının kendini ispat etmesidir… devamı »



Beyoğlu Belediyesi, müzisyenlerin sokakta müzik yapabilmeleri için izin alması gerektiğini, yasal izni olmayan sokak sanatçılarının enstrumanlarına el konulacağı açıkladı. Emniyet ve Belediye’den geçerli izin belgesini alan sanatçılar Beyoğlu sokaklarında müziklerini icra etmeye devam edebilecek. Beyoğlu Belediyesi Bşk. Yrd. Özcan Tokel: “…Hiçbir para almadan müzisyenlere -haklarında tarafımızdan yapılan bir araştırma sonrasında- onay kartı veriyoruz…” devamı »



…Konumuzun doğu üçgeni Osmanlı Devletiyle ilgilidir. Şimdi ilk ele aldığımız soru şu: Abdülkadir Meragi ne zamandan beri bu doğu üçgeninde yer alan müzisyenlerce biliniyordu? Osmanlı müzisyenleri onu ölümünden sonra mı, yoksa ölmeden önce mi tanıdılar?.. Aydınlı Şemseddin Nahifi; kaynakların belirtmedikleri, muhtemelen 1415-1420 yılları arasında bir tarihte -bilgi ve görgüsünü artırmak için- yolculuğa çıktı. Aydın’dan başlayan yolculuğu, Tebriz’de son buldu. Diğer müzisyen Hace Abdülaziz’in yolculuğu ise aynı tarihlerde Herat’ta başlamış, Tebriz’den geçerek Bursa’ya uğramış, daha sonra da Edirne’de bitmiştir… devamı »



Böyle demiş Eflatun (İÖ. 427 - 347) bundan 2500 yıl önce ve şöyle devam etmiş: “…Müzik eğlence değil, güzellik, iyilik ve eğitim oluşumunun birincil yoludur.” Ve günümüzden bir haber: “Doğmamış bebeğe müzik dinletebilmek için anne karnına takılan kemer şeklinde yeni bir müzik sistemi tasarlandı.” Beyin müzik ilişkisini anlama yolundaki araştırma boyutlarının Emar(MR) tıp araçlarında deneklere çeşitli müzikler dinletilerek beyindeki bölgesel değişimin tesbitine doğru ilerlemesi, sözkonusu alandaki çalışmaları “doğmamış bebeğe doğrudan müzik dinletmeye değin” uzandırdı… devamı »


Musiki Dergisi 5. yılında…

Eklenme Tarihi : 24 Ağu 2011 | Kategori: Bilgi, Haberler


“Araştırmacı, detaycı, matematiksel sadelik ve geleneksel değerden çıkan uluslararası müzik imzası” şeklinde özetleyebileceğimiz bakış açımızla daha önce “Başlarken” diye başlık atmıştık. Şimdi ise “beşinci yılımızdan” sesleniyoruz. Türk müziği açısından tecrübe edindirici bir yılı daha geride bıraktık. 5. yıla girdik… Övünçlüyüz… devamı »


Altı Telli Bağlama*… Sinan Cem Eroğlu**

Eklenme Tarihi : 22 Ağu 2011 | Kategori: Araştırma Yazıları


1990’lı yıllarda Hasret Gültekin, Ramazan Güngör, Erdal Erzincan, Erol Parlak ve Arif Sağ’ın öncüleri olduğu mızrapsız çalış tekniği ile icranın hız kazanmasıyla birlikte, bağlama icrasında ve yapımında birçok gelişme yaşanmıştır… Araştırmamızın konusu olan “Altıtelli Bağlama” yukarıda bahsettiğimiz gelişmelerin sonucu olarak Teke yarımadasında üçtelli cura olarak da bilinen üçtelli kopuzdan, dede sazından, Barok, Erken Rönesans ve Rönesans dönemlerinde icra edilen luth’dan ve modern klasik gitardan esinlenerek türetilmiştir… Altıtelli bağlama 1992 yılında Erkan Oğur tarafından tasarlanıp, lütiye Kemal Eroğlu tarafından yapılmıştır… devamı »



Beyoğlu Bld. Bşk. Ahmet M.Demircan bazı sokak müzisyenlerine neden izin verilmediği sorularına cevap verdi: “Gürültü alanının çapını büyüttüler. Mücadele ettiğimiz alan müzikle değil gürültü ile… Müzisyenler gürültü yapmadıkları sürece devam edebilirler. Büyük ekiplerle, hoparlör kurarak, büyük sesler çıkartarak 50 kişiye değil de bin kişiye hitap edeyime gelince bu bir konsere dönüyor.”… 18 Ağustos 2009’da Galata Köprüsü altındaki mekanlarda yaşanan müzik durumunu “Galata Köprüsü ve Müzik Gürültüsü” başlıklı yazımızda şöyle dile getirmiştik: devamı »



Kaçımız son zamanlarda bir CD satın aldık, ya da biz değil de çocuğumuz harçlığı ile CD alıyor mu ? Kaçımız kalbur üstü filmleri, TV ekranlarına düşmesini beklemeden, büyük bir iştahla sinema salonunda seyrettik ? Ya da DVD’lerini “korsan” olup olmadığına bakmadan almamazlık ettik? Artık kaçımız birkaç gazete-dergiyi parasını vererek satın alıyor ve kağıda dokunarak okuyoruz? Kaçımız, tuttuğumuz takımı seyretmek için stadlara koşuyoruz ?.. Bütün bunlar ne demek? Her tür medya-kültür ürünü, tüketici için bedavalaşıyor ama bu kez başka tür bedel istiyor bu değişim… devamı »



…Birinci tip müzikolog akademik çerçevede, üniversite vb. kurumlarda çalışmalarını sürdürür. Ancak, Türkiye’de araştırmacı (scholar) ve ders veren (lecturer) akademisyen birbirinden ayrılmadığı için müzik bilimciler de sıradan ders veren bir öğretim elemanı olarak görülüp, araştırmacı özellikleri geri planda kalabilmektedir… Kültür Bakanlığı’na bağlı senfoni orkestraları, operalar, korolar ve müzik topluluklarında ‘müzik uzmanı, müzikolog’ olarak çalışan kişilerin müzikle ya hiç ilgisi olmadığı ya da bir dönem müzikle amatörce ilgilenmiş olduğu görülür… devamı »



Fazıl Say Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’yla verdiği konserin ardından bu kez Yaşar Üniversitesi’nin desteklediği Ulusal Gençlik Senfoni Orkestrası eşliğinde kendi bestesi “İstanbul Senfonisi”ni seslendiriyor. Şef Gürer Aykal yönetiminde16 Ağustos 2011 saat 21.30’da İzmir Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde başlayacak konserin diğer solistleri Burcu Karadağ (Ney), Hakan Güngör(Kanun), Aykut Köselerli(Vurmalı Çalgılar)… devamı »



Kütahya yöresinde pişirilmiş topraktan yapılma, klasik bakır –fiskeli- darbuka benzeri, geniş ağzına ince deri geçirilmiş albenisi olanı seramik de olabilen toprak vurmalı çalgı… Erkek müzikli toplantılarının(Gezek) yanısıra çoğunlukla kadın düğün, kına vs. eğlence toplantılarında tercih edildiği bilinen “deblek” çalgı kimliğinin yanı sıra, kavram boyutuyla da yörede kişisel bir davranış şeklinin ifadesi olarak kullanılmaktadır… “Cuma debleği çalmak” deyimi halk arasında görmüş - geçirmişliği anlatır… devamı »



Türkiye’nin ilk çocuk orkestrası olan Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası (DÇSO) yaz tatilinde Egeli yetişkin ve çocuk akranlarının karşısına Fazıl Say’lı iki konser ile çıkıyor. 12 Ağustos 2011 Cuma günü Ayvalık Amfi Tiyatro, 13 Ağustos Cumartesi günü ise Çeşme Kalesi’nde gerçekleşecek konserleri Rengim Gökmen yönetiyor. Sosyal psikoloji danışmanlığını Dr. Erdal Atabek’in üstlendiği Orkestra’nın konserinde Fazıl Say ve çocuk meslekdaşları Gershwin’in popüler eseri Rhapsody in Blue ve Say’ın “Baladlar” başlıklı yapıtını seslendirecekler… devamı »



Özellikle son yıllarda ülkemizde, geleneksel kültürün “Türk Müziği” alanında, kuşaklararası geçişin sağlanamaması” sorunu ile karşı karşıya kalınmakta, müzik eğitimi veren kurumlardan mezun olanlar “istihdam” sıkıntısı yaşamakta, bu da gençlerin eğitimleri sırasında, özellikle lisans 3. sınıftan sonra, gelecek endişesi ile performanslarının düşmesine yol açılmaktadır… Devlet topluluklarında / konservatuarlarda kadro karşılığı görev yapan sanatçıların emeklilik haklarının ve yaşam şartlarının düzeltilmesi konusunda Kültür ve Turizm Bakanı’nın “çalışmaları hızlandırın” talimatı vermesi, olumlu ve beklenen bir gelişme olarak değerlendiriliyor… devamı »



Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda kadrolu olarak görev yapan sanatçılar için; 2007 yılından beri duyulan ama bir türlü gerçekleştirilemeyen erken emeklilik uygulaması yine gündeme getiriliyor. Yeni yüzler ve genç sanatçılara kadro imkanı sağlayacak uygulama için Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın kesin talimat verdiği öğrenildi. Emekliliği düşünen mevcut sanatçıların erken emeklilikleri halinde “gerek emeklilik ikramiyesi, gerekse maaş konusunda gelir kaybına uğramamaları hususunun” uygulamanın amacına ulaşabilmesi açısından, düzenleme sırasında üzerinde durulması gereken ana nokta olduğu dile getiriliyor… devamı »



« Önceki Yazılar   |   Sonraki Yazılar »



Hoşgeldiniz