Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Müşfik Kenter’in “kendilerini dilenci gibi hissetme” serzenişine cevaben: “Ne yazık ki bizde insanlar, Sosyal Güvenlik Kurumlarına ya da sosyal güvenlik sistemlerine genç yaşlarında çok fazla itibar etmiyorlar, daha sonra gelir azalınca ve performans düşünce bu sorunlarla karşı karşıya kalıyoruz” dedi. Bir taraftan şikayet, diğer taraftan karşı söylem. Veya tam tersi. Her iki tarafta da haklı olan ama bir o kadar her iki tarafta da yürümeyen, anlaşılmayan bir şeyler var… devamı »


CD’ler neden 74 dakika uzunluğunda?..

Eklenme Tarihi : 18 Oca 2012 | Kategori: Toplum ve Müzik


Dijital Kompakt Disk Ses Standardı 1980′de belirlendi. O zaman süreleri 74 dakika olarak tesbit edilmişti. Peki, neden 60 veya 70 dakika değil de 74 dakika?..Philips ve Sony markalarının ar-ge çalışmalarının ana konusu 1970’lerde CD standartlarının ne olacağı üzerineydi. Rock müziğin zirvede olduğu 1970′lerde Philips 11.5cm’lik bir disk üretmek istemiş, Sony ise 10cm’lik bir formatı tercih etmişti… devamı »


Brahms’ın bilinmeyen eseri gün ışığında…

Eklenme Tarihi : 18 Oca 2012 | Kategori: Haberler


Johannes Brahms’ın (1833 Hamburg – 1897 Viyana) piyano için bestelediği bir eser, 160 yıl sonra ortaya çıkarıldı. İngiliz besteci Christopher Hogwood’un ABD’de el yazmalarını araştırırken bulduğu eser, sadece iki dakika sürüyor. Romantik Dönem’in en önemli bestecilerinden biri kabul edilen Brahms’ın “Albumblatt” adlı eseri 1853 yılında bestelediği sanılıyor. Albumblatt, Brahms’ın Korno Üçlüsü eserinin ikinci bölümündeki tema ile aynı… devamı »



Neyzen Burcu KARADAĞ’ın Küçükçekmece Belediyesi, Cennet Kültür Sanat merkezi’nde her ay gerçekleştirdiği “Usta Performanslar”ın Ocak 2012 konuğu perküsyon sanatçımız Burhan ÖÇAL… Müzik çalışmalarında, Klasik Türk Müziği’nin yanı sıra, Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki saray müziği ve halk müziğinden etkiler bulunan Burhan ÖÇAL’ın çaldığı vurmalı çalgılar da tıpkı müziği gibi çeşitlilik gösteriyor… Tarih: 24 Ocak Salı, Saat: 19:30 … devamı »



Borusan Quartet’ten üç dünya prömiyeri… 2005 yılında Gürer Aykal tarafından kurulan, müzik danışmanlığını “Alban Berg Quartet” üyesi Gerhard Schulz’un üstlendiği grup; Borusan Kültür Sanat’ın Oğuzhan Balcı, Turgay Erdener ve Turgut Pöğün‘e ısmarladığı üç yapıtın dünya ilk seslendirişini gerçekleştiriyor. Tarih: 23 Ocak 2012 pazartesi, saat 20.00’de, Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası’nda… devamı »



Newyork’ta 8 Aralık 2011 akşamı Türkiye’nin tanıtımı açısından güzel bir olaya tanıklık ettik. Carnegie Hall’deki bu programda ne devlet görevlileri, ne dernek ya da vakıf temsilcileri vardı… Gerçek bir kültür olayı ve gerçek bir müzik ziyafeti çekildi, Carnegie Hall Weill Recital Hall’ünü tıkabasa dolduran dinleyiciye… Güneydoğu Kansas Senfoni Orkestrasının Şefi ve Müzik Direktörü Selim Giray’ın keman, Gulimina Mahamuti’nin piyanoyla verdikleri konser Türkiye’den ve Çin’in Uygur bölgesinden ortak sesleri, duyguları ve ezgileri aktardı dinleyicilere… devamı »



Ülkemizde birçok meslek grubu kendi alanlarındaki yönetmelikler konusunda bilgi sahibi değildir. Üniversitelerde öğrenciler haklarını bilmedikleri ya da takip etmedikleri için sürekli sıkıntı içinde kalır, dönem kaybına uğrarlar. Özellikle sık sık yönetmelik değişikliklerine giden Milli Eğitim Bakanlığı’nda görevli personelin / öğretmenlerin, idarecilerin yeni değişiklikleri takip etmeleri kendileri, mensupları ve öğrencilerinin hakları için çok önemlidir. Bu haftaki yazımızda MEB 49 sayılı önergeyi “yararlı olması dileğiyle” bilgilerinize sunmak istiyoruz… devamı »



Geleneksel Türk sanat müziği’nin ölümsüz sesi Safiye Ayla (1917 - 14 Ocak 1998) tüm varlığını Türk Eğitim Vakfı’na (TEV) bağışlamıştı. TEV yetkilileri Safiye Ayla’yı vefatının 14. yılında bugün (14 Ocak 2012) Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabrinde andı. Anma törenine hiçbir sanatçı katılmadı. Burslu okuyan öğrenciler ise Safiye Ayla’yı unutmadı. Ve iki yorum: devamı »



Dimitri Kantemir, Türk Musikisi Kültürünün Anlamları, 18. Yüzyıl Türk Müziği Kaynakları ve Kevseri Mecmuası kitapları ile Türk Makam Müziği teori ve tarihinde bilinmeyen pek çok konuyu aydınlatan müzikoloji dünyasının önemli isimlerinden müzikolog ve sanat tarihçi Eugenia Popescu Judetz 20 Aralık 2011 gecesi Pittsburg’da aramızdan ayrıldı. Judetz bir çok defa seminerler verdiği İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Müzikoloji Bölümü’müzün 2010 Ekim ayında düzenlediği II. Uluslararası Müzikte Temsil & Müziksel Temsil Sempozyumu’na davetli konuşmacı olarak katılmıştı… devamı »



Âşık Edebiyatı’na mahsus şiirler folklor yönünden bakıldığında ferdî özellik taşıdıkları ve yaratıcıları belli oldukları için anonim değildirler. Türkü olarak isimlendirilmezler, buna karşılık “Deyiş, Nefes, Semah, Taşlama, Methiye, Nevruziye vb.” ya da son zamanlarda bazı yeni üretilen örneklerde olduğu gibi “türkü formunda beste, beste-türkü” vb. isimler altında zikredilirler. Ne var ki âşık şiirlerin ezgileri çoğunlukla anonim halk müziği karakterindedir… devamı »


Bach müziğinin acı dindirmeye etkisi…

Eklenme Tarihi : 12 Oca 2012 | Kategori: Eleştiri/Kritik, Haberler


Yıllar yılı gerek uluslararası çoksesli müzik bestecilerinin (özellikle Barok dönem) eserlerinin sağlıksal yararları üzerine tıp camiaları işbirliğiyle araştırmalar, denekler üzerinde deneyler, gözlemler yapılır. Sonuçlarda mutlaka tıp ilmine nazireler göndermeler bulunur ve tabii ki işin basın ayağı da devreye girer. Bütün bunlarda kültürel propogandanın ayak sesleri duyulmuyor da değildir… Geleneksel Türk müziğinin tedavi özellikleri ise bilimsel gözlem verilerinden uzak, biraz da hamaset içerikli(*) söylemlerde dillenir. Külliyeler örnek gösterilir. Müzik ve tedavi diye… devamı »



Balkan kaynakları açısından Geleneksel Türk müziği araştırmalarıyla – kitaplarıyla tanıdığımız Türk müzikoloji dünyasının önemli isimlerinden etnomüzikolog ve sanat tarihçisi Eugenia Popescu-Judetz 20 Aralık 2011 günü ABD Pennsylvania - Pittsburgh’da 86 yaşında aramızdan ayrıldı. Dimitrie Cantemir konulu ilk kitabı 1973’de Romanya’da yayınlanan, geleneksel Türk müziğinin Balkanlardaki kültürel uzantısı ve ora kültürüyle harmanlanması konularında bir arkeolog gibi çalışan Popescu ve eşi Gheorghe birçok bilgiyi gün ışığına çıkararak müzik dünyamız ufkunda yeni penceler açtılar. devamı »



Halk Müziğinde, halk, ozan ve edimcilerin kullandığı perde sistemi üzerinde bilimsel ve karşılaştırmalı bir araştırmaya; perde ve dizideki perdelerin, hangi dizide ne amaçla yer aldığına ilişkin sağlıklı bir bilgiye rastlamak olasılığı yok gibidir. Birtakım perdeler bir kültürde, bir ulusda kullanılıyorsa yok sayılamazlar. Günümüzde Halk Müziği ve Arabesk Müziği perdeleri hakkında ciddi bir yazı ile karşılaştığınızı sanmıyorum. Müzik sanatında kullanılan perdeleri, alan araştırmasına dayalı olarak nedenleriyle belirlemek müzik bilimin işidir ve araştırma sonuçlarının eğitim alanına taşınması gerekir. devamı »



Kardeş ülke Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de 22-24 Mayıs 2012 tarihleri arasında yarı final, 26 Mayıs 2012’de ise final aşaması gerçekleştirilecek olan 57. Eurovision Şarkı Yarışması’nda alıştırılmış pop müziğin dışında; samimi beste ve icralarıyla insanın içinde naif, esprili belki de kara mizah benzeri ters sıcaklık oluşturan; sürpriz bir sanatçı TRT tarafından Türkiye’nin temsilcisi olarak seçildi. Müzikal yolculuğu boyunca The Shins, Wax Poetic, The Kinks, The Libertines ve The Beatles’dan esinlenen İzmir doğumlu Can Bonomo, Alaturka nağmelerden İndie melodilere gezinen müziğini ‘İstanbul Müziği’ olarak tanımlıyor… devamı »


“Vokaliz” grubunun tek çalgıları: Sesleri…

Eklenme Tarihi : 09 Oca 2012 | Kategori: Haberler


2004 yılında beş eşliksiz (acapella) müzisyen tarafından kurulan VOKALİZ’in ikinci albümünün başlığı “Dinle Burayı”… Albümde hepimizin yakından tanıdığı bir ezgi var. Bize göre “Dağ başını duman almış”; İsveçli’lere göre tabii ki Felix Korling’in bestesi “Tre Trallande Jantor”… “Tek enstrumanları sesleri” sloganı ile müzik yaşamlarına başlayan; Atakan Güçlü Yörük (tenor), Cengiz Ünal (bariton), Gökçer Alp (tenor), Kerem Seven (bas) ve Tolga Gülen (bariton) tarafından kurulan VOKALİZ, gruba Umut Durmuş (beatbox) ve Mehmet Tıknaz (bas)’ın katılımıyla beraber son halini aldı. devamı »



Yeni bir yıl, yeni bir başlangıç demektir. Kişilerin “kendileri” ile kalarak geçmiş yılın muhasebesini yapması bu günlerin özelliklerindendir. Son aylarda katıldığım birçok etkinlikte yaptığımız sohbetlerde ve yazılarımı takip edenlerin e-maillerinde öne çıkan konularda değerli fikirleri kendi süzgecimden geçiriyor ve ortak görüş olarak sizlere sunmaya çalışıyorum. Bu nedenle yeni yılın ilk yazısının konusu: “Sanat insanları” ve “beklentilerimiz” oldu… devamı »



Salonda konser izleme alışkanlığımız, geleneğimiz çok eski değildir. Hatta bu alışkanlığın, okuma yazma gelişimi oranının yarısına bile ulaştığı söylenemez. Bu soruya karşılık, haklı olarak şu cevapla karşılarız. Konser salonu vardı da biz gitmedik mi?.. Ya zamanında varolanlar?.. Bizde bu tarihi salonların yıktırılmasına sebeb para kazanma/kazandırma isteğinden mi, yoksa bu salonların azınlıklar tarafından yaptırılmış olmasından mı kaynaklanmaktadır?.. devamı »



Acaba Şair Nedim (1680-1730), bir şiirinden Lem’i Atlı’nın (1869-1945) bestelediği şarkının radyolarda çalınmasının, yüzlerce yıl önce yazdığı sözler yüzünden yasaklanacağını ve yasağın bir başbakan müdahale edene kadar kesintisiz süreceğini henüz hayattayken biri kendisine söylese nasıl bir tepki verirdi?.. Olayı ünlü bestecimiz Alaeddin Yavaşça’dan dinlerken zihnime bu soru hücum ediverdi. devamı »


70 yılı gözleyenler…

Eklenme Tarihi : 04 Oca 2012 | Kategori: Haberler


20.yy sanat tarihi içinde yapıtları topluma malolmuş sanat insanlarının eserlerinin telif hakkından muaf sayılabilmesi için ölümlerinin üzerinden geçmesi gereken “70 yıl süresi” birer birer dolmaya devam ediyor. Gün dolması için bekleşen kültür kurumları, yayınevleri, cd’ciler bir bir harekete geçiyor. İşte belirgin bir örnek: İrlandalı yazar James Joyce’un (1882-1941) eserleri üzerindeki telif kısıtlamaları 01 ocak 2012 itibarıyla kalktı… Acaba Türkiye’de kaç kültür kurumu ve yayıncı, kaç eser sahibi için 70 yıllık sürenin dolmasını bekliyor?.. devamı »


Viyana Filarmoni’den Türk müziğine sürpriz…

Eklenme Tarihi : 03 Oca 2012 | Kategori: Haberler


Uluslararası çoksesli müzik severler için bir konser klasiği olan Viyana Filarmoni Orkestrası(1842) yeni yıl konserinde bu yıl Türk müziğine bir sürpriz yaptı. Mariss Jansons’un yönettiği ve dünyada 70 televizyon ve 300 radyo tarafından yayınlanan konserde Zülfü Livaneli’nin “Leylim ley” şarkısının senfonik yorumu eser arasında yayınlanan klip görüntüsü olarak verildi. Zülfü Livaneli’nin(*) tepkisi ise “Benim de haberim yoktu. Güzel bir yeni yıl sürprizi oldu” sözleriydi… devamı »



« Önceki Yazılar   |   Sonraki Yazılar »



Hoşgeldiniz