İzmir Devlet Korosu’ndan E-bow’lu Konser…

Eklenme Tarihi : 20 May 2009 | Kategori: Konserler


Şef Hayati Çiftçi’nin yöneteceği Kültür ve Turizm Bakanlığı İzmir Devlet Klasik Türk Müziği Korosu Sezonun son konserinde yine bir ilke imza atıyor. Konserin birinci bölümünde Koro’ya e-bow çalgısı (elektronik yay) icracısı M.Yalçın Öztüfekçi eşlik ediyor. Perdesiz bir elektro solo gitarın mızrap kullanmadan elektromanyetik sustainer tarafından tellere dokundurulmasıyla elde edilen tınının geleneksel müziğimizde kullanılması Erkan Oğur ile başlamıştı… Konserin solistleri Yavuz Karabulut ve Derya Gönüldaş. Tarih: 21 Mayıs, İzmir Konak AKM, saat 20.30 devamı »



Yakınlarınıza şu soruyu sorun: İstiklal Marşı’nın bestecisi kimdir? Çoğunluğunun marşın şairi Mehmet Akif Ersoy’u andığını, pek azının Osman Zeki Üngör ismini hatırladığını göreceksiniz. Zeki Üngör, keman virtüözü ve orkestra şefi olarak yurtdışında ülkemizi temsil eden müzik öncülerimizden biri oldu. 1934’te döndüğü İstanbul/Kadıköy’de yıllarca oturdu. Üngör 51 yıl önce Moda’da gözlerini yumdu… Etkinlik 25 Mayıs 2009, Saat: 18.00’de … devamı »



Beş aydır dünya müzik kanallarında “Eurovision’un en favori şarkısı” olarak yayınlanan, sözü ve müziği Alexander Rybak’a ait olan Norveç’in Eurovision-2009 birincisi şarkısı Fairytale (Peri Masalı) ile şarkıcımız Yalın’ın piyasaya 14 Mayıs’ta çıkan albümündeki -söz ve müziğini Yalın’ın yazdığı belirtilen- “Bit pazarı” şarkısı girişte kemanın solo olarak seslendirdiği temayla ilk bakışta adeta tıpatıp benzer hissi veriyor… devamı »



Türk Mûsikîsi sadece şarkı boyutuna indirgenip, cahil cühelânın hücumuna uğradıktan sonra başlayan enflâsyon sonucu, ortalığa on binlerce şarkıcık yağdı. Tıpkı şiirimiz gibi. “Serbest Nazım” en kabiliyetsizleri bile nasıl şair sınıfından saydı ise, bu şarkıcıkları yumurtlayanlara da “besteci” dendi. Peki bu furyanın asıl sebebi ne ola ki?.. devamı »



Eurovision Şarkı Yarışması’nda sonuçların hep siyasi olduğunu, birbirine komşu/destek ülkelerin birbirlerini kayırdıkları gözlendi/söylendi. Söyledik. Geniş anlamda doğruydu da. Herkesin kendi mahallesinde gözlemlediği bakış açısıyla yapılan bir tesbitti bu…  Artık daha belirginleşen görünümünde ise Avrupa’nın kıyısında sevgiye hasret devletlerin sempati borsası da demek mümkün… İçsel savaştaki psikolojik rahatlamanın birinci koşulu “kabul et, kurtul” söylemidir. devamı »



İTÜ TMDK Müzikoloji Bölümü Müzikbilimde Gençler Semineri’ne İstanbul, Ankara ve İzmir’in çeşitli üniversitelerinde lisans/yüksek lisans/doktora aşamasında olup, araştırma görevlisi veya öğretim görevlisi kadrolarında görev yapan 20 genç müzikbilimci bildirileriyle katıldı. Bildirilerin çoğunun lisans, yüksek lisans ve doktora tez çalışmalarından oluşması; günümüzde ya da son yıllarda ülkemiz müzik bilimcisi gençlerin çalışma alanları açılımının da göstergesiydi… devamı »



Boğaziçi Üniversitesi Müzik Kulübü(BÜMK) Klasik Müzik Korosu T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle 20 Mayıs Çarşamba günü, II. kez Aya İrini Müzesi‘nde izleyicileriyle buluşuyor. Repertuvarı rönesans ve barok eserlerinden çağdaş döneme dek uzanan BÜMK Klasik Müzik Korosu’nun 20 Mayıs Aya İrini konserinin felsefik altyapısı, tek bir cümle etrafında şekilleniyor: “Her şeyin sorumlusu benim.”… devamı »


Musikimizde Mayıs…

Eklenme Tarihi : 15 May 2009 | Kategori: Etkinlikler


Mehmet Güntekin’in düzenlediği yılın son “Musiki Atölyesi”nin konusu: “Musikimizde Mayıs”… Mayıs ayında musiki dünyamıza kimler doğdu, kimler göçtü?.. Süheylâ Altmışdört’ten Ercümend Batanay’a, Mustafa Cahit Atasoy’dan Ahmet Yekta Madran’a, Sadeddin Arel’den Selâhattin İnal’a, Tanburî Cemil Bey’den Sadeddin Heper’e, Melâhat Pars’tan Sabite Tur’a, Hasan Fehmi Mutel’den Halil Can’a, Reis Mahmud Efendi’den İzzettin Ökte’ye, Gündoğdu Duran’dan Kâni Karaca’ya kadar…16 Mayıs 2009 Cumartesi, İstanbul Tarık Zafer Tunaya Kül.Mrk. Saat.16.00 devamı »


Hadise Duruşu… Dr. Ayhan Sarı

Eklenme Tarihi : 14 May 2009 | Kategori: Yarışmalar, Yazarlarımız: A.Sarı


Hadise, Moskova’daki 54. Eurovision Şarkı Yarışması’nın ilk aşamasında finale kaldı. Başarısı üzerine ilk duyguları sorulduğundaki doğallığını ve içtenliğini; sanki evimizin bir ferdi imişçesine bize de yansıtan havasında duyumsayarak kendi kendimize sorduk. O’nun bu doğallığında Türkiye’de yetişmemiş bir şarkıcı olmasının etkisi olabilir miydi? Ve hemen bizdeki popüler müzik şarkıcılarının genel duruşlarıyla karşılaştırdık. devamı »



İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. 20 yıldır, kültür ve sanatımıza damgasını vurmuş değerlere ödenmesi gereken vefâ borcunu, büyük bir coşku ile yerine getirmeye devam ediyor. “Sanat ve Kültür Hayatının 50. Yılında Gazeteci-Yazar NEZİH UZEL” adı altında, 5 saate yaklaşan dolu dolu bir etkinlikle, bu büyük ustayı bütün yönleriyle yeniden tanıdık. Kültür A.Ş. Genel Müdürü Sayın Nevzat Bayhan ve ekibi, bu özel günü, Nezih Uzel adına 38 sayfalık kitapçık/biyografik belgeselinin DVD’si ile ölümsüzleştirdi…. devamı »



Yönetenler; sinirlenmemeli, dolduruşa gelmemeli, aklın yolundan ayrılamamalı, duygusal hareket etmemelidir. Ancak, yönetenler, “kurumların kalıcı, yönetenleri gidici olduğu” doğa kanunu olduğu halde, alttakileri yönetecekleri yerde, yanlış ve duygusal uygulamaları ile “ötekileşiyor” veya” ötekileştiriyor”, bu da üretimi etkiliyor…“Ben” kendimi ancak “ötekiler” sayesinde bilebilirim. Öteki bendeki olumlu ve olumsuzlukları bildirir, bu da insanın gelişimi için çok yararlıdır…

devamı »



Dün akşam (9 Mayıs 2009 Cumartesi) İzmir Devlet Opera Balesi’nde bir “Dünya prömiyeri” bir de “Türkiye prömiyeri” izledik. “Türkiye prömiyeri’ni anladık ama, Dünya prömiyeri nasıl oluyor?” diye soran izleyicilerin haklı olduğunu belirtmek gerek!.. Önce bu soruyu yanıtlamak isterim: İzmir Devlet Opera ve Balesi’nin çalışkan yöneticileri, başta bu kuruluşun müdürü, sayın Aytül Büyüksaraç, Zarzuela (popüler İspanyol operası) türünün belli başlı temsilcilerinden Ruperto Chapi’nin (1851-1909) bugüne kadar temsil edilmemiş bir operasının, “La Muerte de Garcilaso”nun peşine düşmüşler… devamı »



Müzikoloji mesleğinin olmazsa olmazlarından “yazabilme” gereğini yerine getirmenin birinci koşulu kendine güven psikolojisinin oluşturulmasıdır. Bu da bilgi ve yazma tecrübesinin artmasıyla mümkündür… Her ne kadar basılı, sürekli yayın organlarımız olmasa da yazdıklarımızı yayınlayabileceğimiz, kendimizi sınayabileceğimiz, geliştireceğimiz internet alanları vardır… İnternetin değerlendirilmesinde “MÜZİK BİLİMİNDE GENÇLER SEMİNERİ“nin bir adım olmasını ümit ediyoruz(MD)… Tarih: 11-12 Mayıs 2009 Pazartesi/Salı, İTÜ Taşkışla Kampüsü, 109 no’lu salon/Maçka… Bildiri sunuş programı: devamı »


Süreyya Operası’nda LEYLA GENCER söyleşisi…

Eklenme Tarihi : 09 May 2009 | Kategori: Konserler


Opera tarihinin 20. yüzyılın ikinci yarısındaki en büyük isimlerinden biri sayılan ve tüm dünyada “La diva Turca” olarak anılan soprano Leyla Gencer, ölümünün birinci yıldönümünde yaşamından satır-başları ve kariyerinden altın sayfalarla anılacak…Müzik Yazarı Ersin Antep’in sunacağı söyleşiye, Andante Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Serhan Bali konuk olacak… Söyleşi, Sergi ve konser : 9 Mayıs 2009 Cumartesi, saat 17.00 İstanbul… Program: devamı »



Özgür Akgül’ün “Romanistanbul” kitabı Punto yayınlarından çıktı… Roman müzisyenler, tarihsel olarak Türkiye’deki eğlence piyasasının ve müzik üretiminin önemli bir parçası olmuşlardır. Roman müziğine turistik bir bakış temelinde kurulan egzotikleştirme süreci ve düğün çalgıcılığından stüdyo müzisyenliğine uzanan pratikleri; hem Roman kimliğindeki, hem de toplumun müzikal beğenileri ve beklentilerindeki dönüşümleri yansıtmakla birlikte Romanların, popüler müziğin şekillenişindeki belirleyici rolüne de işaret etmektedir… devamı »



Gaziantep Üniversitesi(GAZÜ) Türk Musikisi Devlet Konservatuarı ile Azerbaycan Cumhuriyeti Üzeyir Hacıbeyli Bakü Müzik Akademisi arasında akademik iş birliği protokolü imzalandı. Protokolün 5 yıl geçerli olacak. Gaziantep Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ruhi Ersoy Türk müziğinin kendi sınırlarımızla sınırlı olmadığı düşüncesinden hareketle bu protokolü imzaladıklarını belirtiyor… Darısı -daha da genişletilmiş şekliyle- diğer Türk Müziği Devlet Konservatuarlarımızın başına(M.D.)… devamı »



…“İpek Yolu Dans Müzik Festivali”ni izlemek için trenle üç gün yolculuktan sonra Şi-En(Kuzey Çin) şehrinin yakınındaki Hua-yuan oteline yerleştik… Gösterinin ikinci bölüm müziğinin orijinal adı “BAHAR BÜLBÜL NEVASI” Bestecisi de Tang sülalesi(618-907) Türk bestecisi Bey-Min-Da Akari-Manda idi. Böyle büyük ve muhteşem bir yapıtın bir Türk bestecisi tarafından 1400 yıl önce bestelenip bugün Çin sahnelerinde icra edilmiş olması beni çok heyecanlandırdı. Çinliler tarafından tanınan bestecinin Türk müzik tarihinde hiç dile getirilmemiş olması ise ayrıca düşündürdü… devamı »



Müzisyen hastalığı, bir bireyin müzik uğraşısı sırasında karşılaştığı etkenler ile nedensel bir ilişki sonucunda oluşan hastalık ve sorunlar olarak tanımlanabilir… Müzisyenlerin önemli bir kısmı meslek yaşantıları boyunca kas-iskelet sistemine ait sorunlar ile karşılaşır… Enstrümanın genel fiziksel özelliklerinin bilinmesi klinik değerlendirme açısından önemlidir. Örneğin bas klarinet ile viyolonsel birbirlerinden çok farklı kas-iskelet sistemi sorunlarına zemin hazırlar. Aynı şekilde gitar ve piyano da birbirlerinden farklı sorunlara neden olabilmektedir… Minyon yapılı bir hanım kemancı ile hemen hemen aynı boyutlarda bir enstrümanı çalan 1.90 lık bir erkeğin karşılaşabileceği sorunlar çok farklı olabilir… devamı »



Yazılışından(1409) 179 sene sonra, 1588′de, III. Murad’ ın padişahlığı döneminde(1574-1595), mevlid, resmi bir protokol töreni haline getirildi. Hz. Muhammed (s.a.v) in doğum günü olan Reb-i ül-evvel ayının 12. gecesinde törenler, kurallar teşrifât uygun olarak sarayda tertiplenirdi. İlk dönemlerde Ayasofya Camii’nde, sonraları ise Sultan Ahmed Camii’ nde yapılan merasimlere, devlet erkanıyla birlikte halk da katılırdı… devamı »


Sanatçılar Türkülü Operaya Kazan Kaldırdı…

Eklenme Tarihi : 03 May 2009 | Kategori: Basından


Antalya Devlet Opera ve Balesi sanatçılarının türküleri seslendirdiği “TÜ®KÜYEM” adlı müzikli danslı oyun, opera sanatçıları arasında sanatsal değeri konusunda tartışmalara neden oldu. Antalya Devlet Opera ve Balesi’nin (ANTDOB) solist sanatçılarından tenor Fatih Şanal’ın metnini yazdığı ve bugün sahneye koyacağı ’Türküyem’ adlı esere tepki gösteren meslektaşları, gösterinin sanatsal açıdan birşey ifade etmediğini söyleyince kriz yaşandı. devamı »



« Önceki Yazılar   |   Sonraki Yazılar »



Hoşgeldiniz